Bir kozada yaşıyoruz nice zaman. Tekrarlardan örülü bir sarmalda. Pamuk ipliği, iğne oyası günlerimiz. Sabahlar birbirine benziyor, geceleri yataklarımıza çekildiğimiz o yorgun, mekanik anlar da. Kendi küçük hayatlarımıza, telaşlarımıza, uğraşlarımıza kapılarak gidiyoruz. Aynı insanlar, tanıdık mekanlar, benzer konular.. Dünyanın hallerine de ilgisiz değiliz hani. Konu açıldı mı söyleyecek çok lafımız var. Okuyor, takip ediyor, konuşuyor, tartışıyoruz kendi aramızda ama mesele biraz da bu ya: hep ama hep kendi aramızda..