Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ali Erdem GENÇ

Ali Erdem GENÇ
@_Pusula_
Sakarya
11 Ocak
49 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
Bütün kültürler, estetiği yitirdikten sonra da hayatta kaldı.
Reklam
Kendi aynasını yutan imgeler, kendi kendileri karşısında şeffaf hale gelmişlerdir.
Gerçek dünyanın renklerinin filan ancak beyazperdeden dikizleyince gerçek gelmesi tuhaf.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Oysa K. bir hukuk devletinde yaşıyordu. Her yerde huzur vardı! Yasalara saygı gösterilirdi!
Gelenekselliğin ve yeniliğin, sahneye konulan çağdaş biçimlerinin ve geçmişe bakışın bu karışıklığı, postmodern olarak adlandırmanın uygun olduğu belirtiliyor Öyleyse, güncel sanatın çağdaş sanatı belirlemesi gerekir. Güncel olan, eğilim fakından ya da aidiyet, etiket açıklamalarından kaygılanmaksızın, şimdilik bu alanda bir yere sahip olan uygulamaların bütünüdür. Anne Cauquelin - Çağdaş Sanat
Reklam
Modern sanatla birlikte, amatörü, alıcıyı, üreticiyi, sanatçıyı birbirinden ayıran farklılığın arttığını görüyoruz. Anne Cauquelin - Çağdaş Sanat
"Unutma, dostum" dedi. "Seni ben öldürmüyorum. Seni devrim öldürüyor."
Sayfa 141Kitabı okudu
Sosyo-politik doktirin bakımından Saint-Simon düşüncesi iki yüzlü bir silah
Sayfa 121Kitabı okudu
Çağımızın ütopyalarından çoğu tek amaca yönelmiş: en iyi kanunları bulmak. Bunun için en şaşmaz ölçü de insan tabiatı.
Elbette tarih sorunsalına geri dönmek zorundayız. Bir metafiziğin içselleştirilmesinde ve Avrupa kimliğinin oluşmasında bu derecede güçlü başka bir dayanak noktası da yoktur. Üstelik bu kimlik belli idealizmlerin yöblendiriciliğinde oluşturulmuştur. Aşkınlaşmanın somutlaştığı ve olgusallaştırıldığı bir izleğin uzantısından başka bir şey değildir, tarihselin tinsele dönüşmesi, ondan önce de varlığın 'cogito'yla bütünleştirilmesi.
Sayfa 135Kitabı okudu
Reklam
Modernizm baştan beri bir gelecek savını peşi sıra sürüklemiştir. Hatta modernitenin bir epistemoloji olarak asıl dayanağını bu gelecek düşüncesi oluşturur. Bu gelecek belirsiz, düşsel, ve ülküseldir. Somut bir erekle belirlenmemiştir. Sonul değildir.("Muasır medeniyet seviyesine ulaşmak" mantığı...)
275 syf.
·
Puan vermedi
Kişi yaşlandıkça "tarih"ini kurgulamağa iyiden iyiye sarılıyor. Geçmişini eliyor, eşiyor, eleştiriyor; anlamlar kurmağa, bağlar bulmağa çalışıyor bu karmaşık örgüde; kendi yaşamı oldupu için sürekliliğini, kesintisizliğini yıllar yılı, değişmez (en değişmez) ilke diye gördüğü bu yaşamda, saltık olarak kendinin, sandığından ne kadar daha az-önemli olduğunu, kendi payı diyebileceğinin ne kadar az yer tuttuğunu sezmeğe başlamanın yılgısı içinde, geçmişini" çırpmağa" başlıyor.
Yeni, elbette, ancak yeni olmayan karşısında vardır, "bilinen"," görülmüş", "eski" adlarını da verdiğimiz "yeni olmayan" karşısında... Bilinmedik, görülmedik bir şeydir...
Arabalar birbirlerini tanıyan fakat selamlaşmayan bu insanların içine düştükleri can sıkıntılı havayı geride bırakarak geçip gitmişti.
Sayfa 197Kitabı okudu
189 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.