birini ötekinde yitirdiğim ikiziyim kendimin
ve geçmiş serin bir ülkedir içimde.
Aktım eridiğim yerden ve zamandan
bilmiyorum nerde soğudum,
dondum nerde.
Zaman insafsızlık etmese
kederin oyduğu tarafımı sana getirsem
kalem beni tutmasa,anlatsam sana
siyah,simsiyah bir engerektir zaman
ve kış neler eder insana .
İnsanın kendisine "yanıldım, bunu beğenmedim, bu bana göre değilmiş " demesiyle, birilerinin ona " yanılacaksın, onu beğenmeyeceksin, sana göre olmayacak" demesi arasında fark var.Yaşamak ya da yaşamamak, fark burada .Kuşkusuz insan ilk durumda "zaman" kaybettiğini,diğerinde ise çok kesin olarak kazandığını düşünebilir.Ama "zaman" kaybetmeyi kabul etmeyerek örnek zamanı,bizi var kılan, kendi hayatımızı yaşadığımız duygusunu veren zamanı,başkalarının değil kendi zamanımızı kaybediyoruz.
Chuang Tzu rüyasında bir kelebek olduğunu gördü ve uyandığında rüyasında bir kelebek olduğunu gören insan olarak mı yoksa rüyasında insan olduğunu gören bir kelebek olarak mı uyanacağını bilmiyordu.
Herbert Allan Giles -Chuang Tzu
We are such stuff as dreams are made on.... Shakespeare'in oyunlarının en güzelinde, en şiirselinde ve kahredici kederlisinde Prospero'nun ağzından çıkan bu derin sözleri tekrar ediyorum. Bizler rüyalarımızla aynı kumaştan yapılmışız: Bu demektir ki, karşılıklı olarak, biz rüyalarımızı kendi tözümüzle dokuyoruz. Şairin içgüdüsel tedirginliği, yani bilgilerin bilgisi en derine nüfuz eder; bu bilgi, yüzyıllardır, olumlu bir ifade belirtmeye cüret etmeden, şüpheli hakikatin etrafında dönmektedir. Nedendir bilmiyorum, gizem kuyusunun suyunu bulandıran tek şey olan deney sondasını fırlatmaktan uzak duran şair, kuyunun üzerine eğilerek, suda yansıyan ve büyük açıklamayı içeren göğü bölmeyi başarır...