Müslümanlar, bir kimsenin ahiretteki yerini belirleme ya da bir kimseyi afaroz etme yetkisinin Allah'a ait olması konusunda ve bunların sonuçları hakkında düşünmeye ihtiyaç duymuyorlar.
Allah'ın hükümlerini önemsemeyerek yorum yapmakta ve yargılamakta ısrar eden, bir insanı tekfir etme gücüne sahip olduğunu sanan bir kişi aslında Allah'ın yanında kendisinin de küçük bir tanrı olduğunu söylemektedir.
Bir kulun, en iyi kulun kendisi olduğunu söylemeye ne hakkı vardır?" Anlayışının doğru olduğunu fakat bunun ona hiç kimseyi İslâm'dan çıkarma yetkisini veremeyeceğini söyleyebilirsiniz.
Allah dışında itaat ettiğiniz herşey birer tanrıdır: nefis; toplum; aile ya da millet; insanlar; özellikle yöneticiler, zenginler ve yanlış fikirleri olanlar. Mevdudi bu gibi insanlara var gücüyle yükleniyor:
Bu üç yanlışın esiri olmak şirktir. Tuğladan ve harçtan yapıl mış olan tapınakları yıkmış, içindeki taş putları kırmış olabilirsiniz ama kalbinizdeki tapınaklarla çok az ilgileniyorsunuz. Müslüman olmak için önkoşul asıl bu putlarıyıkmaktır.
Çünkü bunları yüreğinizde taşıdıkça Allah'ın kulları olamazsınız. Sadece günde birkaç kere namaz kılarak gösteriş için oruç tutarak, Müslümanlar gibi giyinerek yalnızca çevrenizdekileri ve kendinizi kandırırsınız ama Allah'ı asla.