Zeliha

Zeliha
@_zeliha__
Arkeolog
Edessa
408 reader point
Joined on March 2021
Şu anda okuduğu kitap
“Mümkünmüş. İnsanların ve insanlığın zehirlenerek ölmüş bir balık gibi haysiyet kıyılarına vurması, kokuşması ve bunun en doğru şeymiş gibi anlatılması mümkünmüş. İnsanın alçalma imkanı, yükselme imkânından daha mümkün ve derinmiş..”
Sayfa 254 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Belki de gülünemeyecek kadar berbat bir şakadır tarih; insanın nutku tutulmuşken akıp giden zamandır belki..”
Sayfa 203 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Ben o zaman, yüzleri bir yara gibi küçülen bütün insanların bir gün bir araya geleceğini sanmıştım. Ama sonra döve döve öğretti ki hayat: “İşler sandığınız gibi değil!" Ama yine de insan, boşa gitmez! Biliyorsunuz değil mi?”
Sayfa 137 - Can YayınlarıKitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
“Olur mu sana da? Başka bir şehre gidince hani, şehirde yabancısındır ya, yürümeyi bile beceremezsin doğru dürüst. Niye biliyor musun? Çünkü her şehrin bir yürüyüşü vardır. Senin yürüyüşün bu şehrinki değildir; senin baldırlarından başka bir şehrin adımları sarkmaktadır. Herkes sana bakar gibi gelir. Çünkü hakikaten herkes sana bakmaktadır. Yüzünde başka türlü bir hal mi vardır, senin gözlerinden yabancılığın mı sezilmektedir? Yolda göz göze geldiklerine bu şehirden olmadığını sezdirdiğin için mi senin yabancı olduğun anlaşılmaktadır? Öyledir, fark ederler. Çünkü "her şehrin ortak bir yüzü vardır". O yüzde, o şehirde yaşanmış olan her şeyin gözle görünmez izleri saklıdır. Senin yüzüne o şehrin tarihi kazınmadığı için, senin yüzün başka bir şehrin başka izlerini taşıdığından, gözlerinin başka türlülüğü hemencecik fark edilir..”
Sayfa 103 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Sıra arkadaşı insanın önünde durmaz, arkasında da. Yanında durur. Böyle, yan yana durur işte. Siz yan yana dururken başınızdan olaylar geçer. Hayat denen sıkıcı derste bir aralık kollarsın hep "Gördün mü?" demek için..”
Sayfa 82 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“İş insanı temizliyor, güzelleştiriyor, kendisi yapıyor, etrafıyla arasında bir yığın münasebet kuruyordu. Fakat iş aynı zamanda insanı zaptediyordu. Ne kadar abes ve mânasız olursa olsun bir işin mesuliyetini alan ve benimseyen adam, ister istemez onun dairesinden çıkmıyor, onun mahpusu oluyordu. İnsan kaderinin ve tarihin büyük sırrı burada idi.”
Sayfa 363 - Dergah Yayınları, 47. BaskıKitabı okudu
“Şu hakikati kendi hayatım bana öğretti: İnsanoğlu insanoğlunun cehennemidir.”
Sayfa 181 - Dergah Yayınları, 47.BaskıKitabı okudu
“İnsan birisini bu kadar severse nasıl darılır?”... diyordu. Hiç darılabilir mi? Muhakkak yorulmuştur.”
Sayfa 165 - Dergah Yayınları, 47.BaskıKitabı okudu
“Korku... Korku ve insan, korku ve insan talihi, insanın insana hücumu, o hiç yere düşmanlık. Fakat neyi anlatabilirdim, kime anlatabilirdim? İnsan neyi anlatabilir? İnsan insana, hangi derdini anlatabilir? Yıldızlar birbiriyle konuşabilir, insan insanla konuşamaz..”
Sayfa 112 - Dergah Yayınları, 47. BaskıKitabı okudu
“İnsanların saadet anlayışları da gariptir.Kitaplara bakarsanız,kendilerini dinlerseniz,insanoğlunun esas vasfı aklıdır.Onun sayesinde diğer hayvanlardan ayrılır.Beylik sözüyle,hayata hükmeder.Fakat kendi hayatlarına teker teker bakarsanız bu yapıcı unsurun zerre kadar müdahalesini göremezsiniz.”
Sayfa 82 - Dergah Yayınları, 47. BaskıKitabı okudu
Reklam
200 syf.
·
Not rated
Sokrates'in Savunması
Sokrates'in SavunmasıPlaton (Eflatun)
8.4/10 · 53k reads
2,972 öğeden 2,911 ile 2,925 arasındakiler gösteriliyor.