Mahmurluğu olmayan bir şarap gördün mü hiç? Dikensiz bir güle rastladın mı hiç? Bu balçık dünya gül bahçesinde güzü olmayan ilkbahar gördün mü sen? Önüne gam geldi mi Tanrı’ya kaç; Tanrı gibi bir dert dinler gördün mü hiç? Tanrı işini işle, Tanrı yükünü çek, onun gibi iş güç sahibi gördün mü hiç? Onun lûtuf cilâsı olmadıkça tozsuz topraksız tecelliler aynası olan bir gönüle rastladın mı hiç? Önüne ön olmayan o güzel sevgilinin güzel hayalinden başka, gönül sıkmayan bir hayal gördün mü hiç? Anlat a gönül, kederle karışık olmayan bir neşe gördün mü sen? Arı duru, dertsiz, düzensiz dünyada tehlikesiz, emin bir uçulacak yer gördün mü hiç? Ashab-ı Kehf’in köpeği gibi vefa mağarasına gir a avcı, madem bir avcı görmüşsün; sığın o mağaraya.
Sayfa 1155Kitabı okudu
Geri187
872 öğeden 871 ile 872 arasındakiler gösteriliyor.