POLİSİYENİN KRALİÇESİ AGATHA, POP'UN KRALI MICHAEL'DİR.
NE ALAKA?
Şimdi içinizde polisiye sevmeyen, onu edebi bir tür olarak görmeyen, zaman kaybı, çıtır çerez olarak gören bir kesim var. Biliyorum. Sizin birinizi bile bu yoldan döndürmeyi şu andan itibaren görev edinmiş bulunmaktayım. Michael içinse... Gönlümün Prensi. Onu sevmeyeniniz,
1- Yağmur Adam (Otizm)
2- Benim Adım Sam (Zeka geriliği olan bir baba ve kızı)
3- Sol ayağım (Fiziksel engeli olan bir adam)
4- Guguk Kuşu (Psikiyatri kliniğinde geçen olaylar)
5- Aklım Karıştı (Psikiyatri kliniğinde geçen olaylar)
6- Akıl Oyunları (Şizofreni)
7- Wilber Ölmek istiyor (İntihar ve Depresyon)
8- İçimdeki Deniz (Ötenazi isteyen bir
“If a dragon has already selected you, they’ll be calling.”
Mit varlıklar... Her şeyleriyle hayran bırakırlar insanı kendilerine. Ejderhalar ise her zaman benim favorim olmuşlardır. En vefalı, sahibine sadık canlılardır. Bu kitap ise "ejderhalar" kelimesini duyduğum anda okumaya karar verdiğim ama çevrilmediği ve diline
1- Yağmur Adam (Otizm)
2- Benim Adım Sam (Zeka geriliği olan bir baba ve kızı)
3- Sol ayağım (Fiziksel engeli olan bir adam)
4- Guguk Kuşu (Psikiyatri kliniğinde geçen olaylar)
5- Aklım Karıştı (Psikiyatri kliniğinde geçen olaylar)
6- Akıl Oyunları (Şizofreni)
7- Wilber Ölmek istiyor (İntihar ve Depresyon)
8- İçimdeki Deniz (Ötenazi isteyen bir
Er ya da geç bir şey bizi belirli bir yola çağırır gibi görünüyor.
Bu "bir şeyi" çocukluğunuzdaki bir işaret gibi anımsayabilirsiniz; beklenmedik bir dürtü, bir hayranlık, olayların gidişinde bir belirti gibi algılanacak tuhaf bir değişiklik, bunu yapmak zorundayım, ben buna sahip olmalıyım duygusu vermiştir. Ben buyum ... Eğer bu
Her okumadan önce, önceki okumadan hatırladığınız şeyler hakkında konuşmak veya yazmak için birkaç dakikanızı ayırın.
Before each reading, take a few minutes to talk or write about what you remember from the previous reading.
“That would have been pointless. Liam and I got married for the company. A honeymoon
would have wasted time”
“I’m not feeling well. Goodnight,” I told them all, walking away. I needed to remember I was just a piece to her.
Own The Day, Own Your Life
Tek bir gün hayatınız gibidir. Her parça birbiriyle bağlantılıdır, yaptığınız her seçim gelecekte yapacağınız seçimleri etkiler. Gerçek dönüşümü gerçekleştirmek için tek bir şeyi değiştirmeye değil, bir gün değişmeye odaklanmalısınız.
Şimdi sizden bir yıl sonraki kendinizi hayal etmenizi istiyorum.
Zihninizin bir paraşüt gibi olduğunu unutmayın. Bilirsiniz paraşüt yalnızca açıkken çalışır.
Remember that your mind is like a parachute. You know the parachute only works when it's open.
Olaylar üzerinde daha fazla kontrol sağlamanın, durumu gerçekçi olarak değerlendirmekten geldiğini unutmayın. Boş şeylere takılan beyin için bu çok zordur.
Remember that greater control over events will come from realistic assessments of the situation, precisely what is made most difficult by a brain submerged in trivia.
Sayfa 209 - Altın Kitaplar Yayınevi 1. BasımKitabı okuyor
Bir kurama göre ağlamak, doğanın sıkıntıyı hazırlayan beyin kimyasallarının düzeyini düşürmekte kullandığı bir yol olabilir. Ağlamak bazen bir üzüntü nöbetine son verse de, kişiyi hâlâ yılgınlığının nedenlerine saplanmış durumda bırakabilir. “Ağla, açılırsın,” fikri yanıltıcıdır. Derin düşünceleri pekiştiren bir ağlama, sadece ıstırabı uzatır. Dikkatini başka, yöne vermek ise, üzüntüyü besleyen düşünceler zincirini kırar; elektroşok tedavisinin derin depresyonlarda etkili oluşunu açıklayan başlıca kuramlardan biri, kısa bir süre için bellek kaybına yol açtığını ve üzüntülerinin nedenini hatırlayamadıkları için hastaların kendilerini daha iyi hissettiklerini ileri sürmektedir.
One theory is that crying may be nature's way of reducing levels of brain chemicals that prime distress. Although crying can sometimes end a bout of sadness, it can still leave the person stuck in the causes of their frustration. The idea that “cry and you will open up” is misleading. A cry that reinforces deep thoughts only prolongs the suffering. Shifting your attention to another direction breaks the chain of thoughts that feed sadness; One of the main theories explaining the effectiveness of electroshock therapy in deep depression is that it causes memory loss for a short period of time and that patients feel better because they cannot remember the cause of their sadness.
Çünkü insan denen şey insandan çok farklı bir insandır, ya daha fazlasıdır ya daha azı; daha fazlasıdır; çünkü cazın hissettiği, aydınlattığı ve hatta sezip kavradığı, çok önceden ele aldığı şeyi içinde bulundurur; çok daha az insandır da insan çünkü bu özgürlükten bazen estetik, bazen ahlak oyunları yaratmıştır; üstünde ya at ya kale olmak için isteğini, iştahını saklı tuttuğu bir satranç tahtası yapmıştır, okullarda öğretilen bir özgürlük tanımı bulmuştur ki o okullarda çocuklara bir kesik caz ritminin ilk ölçüleri, bir blues vb. Hiçbir zaman öğretilmez ve öğretilmeyecektir de.
I could sit right there and think a thousand miles away, I could sit right here and think a thousand miles away, Since I had the blues this bad, I can't remember the day...¹
1. (ing.) Burada oturup binlerce mil ötenin hayalini kurabilirim / Burada oturup binlerce mil ötenin hayalini kurabilirim / Böyle blues'lara kapıldığımdan beri o günü hatırlayamıyorum. (Y.N.)