Güçlükle elde edilen bir kazancın hırsı bürümüştü gözlerini. Kayalardan sel gibi akarak uzuvlarını sızım sızım sızlatan suyu,kaslarına aşırı yüklenmekten kaynaklanan krampları, mahzene konmuş bitkiler gibi sararıp soldukları karanlıkların boğucu havasını hissetmez olmuşlardı.
Terliyor, soluk soluğa kalıyor, eklemleri çatırdıyor, ama alışkanlığın verdiği kayıtsızlıkla, böyle iki büklüm yaşamak herkesin ortak sefaletiymiş gibi hiç yakınmıyordu.