- yapamıyorum, düşüyorum, yerdeyim artık. Aynı anda hem içimdeki korkutucu sesleri hem de sizi dinleyemem, ama ilkini dinleyip duyduklarımı sizinle paylaşabilirim, sizinle, hem de dünyada kimseyle paylaşamayacağım kadar.
Zaman zaman beni saran hüzünlerin, hayat bıkkınlığının bir ruhi hastalık alameti olmasından korkardım. Bir kitabı okurken geçen iki saatin ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.