“BAĞLANTISIZ ÜÇÜNCÜ DÜNYA”DAN “ÇEVRE ÜLKELERİ”NE
Faruk SÖNMEZOĞLU Okuma: 19 dakika Uluslararası İlişkiler literatüründe gelişmiş Kuzey Amerika, Avrupa ve bazı Uzakdoğu ülkeleri dışında kalan ülkeleri bir bütün olarak görme alışkanlığı vardır. Ve yine bunlara (eski bir alışkanlık ile) “Üçüncü Dünya Ülkeleri” denilmektedir. Fakat günümüzde bu ifade sadece bir kolay çağırma aracıdır. İki
Sevmek aptalıktır...! evet tersini düşünen yazsın..! Aptallıktır boş boşuna ona vereceğin değeri kendine ver...! Ya niye paylaşıyorsun her şeyini onunla kendinle paylaş..! Niye o mutluyken sen üzgünsün..! Niye hesap vermek zorunda kalıyorsun..? Paylaşmak bu mudur sen üzgünken onun mutlu olması mıdır..?! Öylese siz sevmeyin abi sevmeyin..! Bırakın öyle kalsın sevmek nedir bile bilmiyorsunuz..!? Kendinizden başkasını düşünmezken kendinizi bile kendinize açıklayamazken sevmezken nasıl başkasını kendinize paylaşırsınız severseniz..! Sevmek sevdiğindir senin her şeyi onun için yapıcaksın söz verdin lan sözz...! Hani sevgi hani aşk hani sadakat hani mutluluk hani beraberlik hani değer..! Ya siz sevmeyin olur mu..?! Sevmenin S harfini bile bilmiyorsunuz boşverin en iyisi...! Öyle kolay değil iki trip atarım kazanarım değil..! Gece ağlarımdır o yanağına süzülen yaşı göze almaktır yastığının ıpıslak olmasını göze almaktır...! Sabahtan düşünmektir..! Adını bile düşününce tebessüm etmektir kıskanmaktır sinirlenmektir hayal etmektir..! Böyle sayarım size ama sevmek sadakatsizlik değildir..! Burada da bitirelim fazla konuştum yine bunları okuyacaksınız ama yine biri aldatacaksınız yine başkasına bakacaksınız yine ayrılıcaksınız yine ağlatacaksınız yine sevmiş numaraları yapıcaksın ama size sadece bir şey diyeyim mi..? ALLAH’IN HUZURUNA ÇIKACAKSINIZ YA HERKESİN ORTASINDA HERKESİN İÇİNDE BUNLARI SİZE NEDEN YAPTIĞINIZ SORULACAK HERKES NE YAPTIĞINI BİLECEK EN AZINDAN BUNDAN SONRA BUNU BİLEREK YAŞAYIN...! Hayırlı geceler..!☘️🍂
︎ BUĞLEM ROJDA YİĞİT ︎
︎ BUĞLEM ROJDA YİĞİT ︎
Reklam
Bugün kadınlara en büyük hakaret değil mi?
Evet, bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü.. Bütün bir yıl boyunca ayaklar altına alınan, şiddete maruz kalan, saygı nedir sevgi nedir bilmeden "kocam" , "abim" ya da "babam "dediği kişiler tarafından en korkunç şekilde hiç istenmeyen olaylara maruz kalan kadınların, bu bi kaç saatte; başa taç, dillere övgü, ellere çiçek yapıldığı klişeleştirilmiş 8 Mart Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun! demek isterdim ama maalesef bu zihniyet midemi bulandırıyor. Belki de bugün bütün kadınlara yapılmış en büyük hakarettir! Öyle umuyorum ki hepinizin evinde televizyon vardır. Ama bunca kadın öldürülüyorken bir caninin hayvanlıklarına kurban gidiyorken hiçbir şey yapmayan sizler lütfen bugünü kutlamayın! Ne zaman ki haberlerde artık kadın cinayetleri son bulduğunda , dışarda son bulduğu için son bulduğunda o zaman belki bu benim için şu an pek bi anlam ifade etmeyen gün belki biraz olsun anlam kazanır. O günde buluşmak dileğiyle!
23 yaşındayım ve ben bu yaşıma kadar çok şey yaşadım, güçlü kalmaya çalıştığım anlar daha çok oldu, başıma gelmez dediğim ne varsa başıma geldi, insanlara hep kapımı açtım hiçbir insanın kötü niyetli olduğu kanısına varamadım. Yıkıldım, toparlanmaya çalıştım, her gidenin arkasından bu evreyi yaşadım, çöküş, toparlanış. Ya ben çok iyi kalpli idim ya insanlar çok kötü kalpli idi, defalarca aynı şeyi yaşamama rağmen ders almadım, çünkü her gelene daha fazla inandım, destek çıktığım, sevip saydığım kim varsa tek tek gitti ve ben daha çok dağıldım, her defasında alıştım dedim, insanların gitmesine alıştım, üstesinden gelebilirim dedim ama her defasında ilk defa yaşıyormuşçasına daha çok dağıldım, abi dağılmak zor değil de toparlanamamak çok zor, öyle herkes elini ayağını çektiğinde tek başına üstesinden gelmek çok zor, neden ben gidemiyorum ki? Neden bir kere olsun ben başkalarından gidemiyorum? Hayatım boyunca hiç kimseden gidemedim, gitmek nedir bilmedim, bilmek de istemedim. Yaşadığımı başkasına yaşatmak istemedim, kendime yediremem ki, ben kendime yakıştıramamda. Ben aynı filmi izlemekten çok sıkıldım, filmin sonunu bile bile izlemek birnevi kendini ateşe atmak gibi bir şey. Yanmak sorun değilde küllerinin savrulması bana dert, yok olmak bana dert, ben ezberledim o filmi baştan sona kadar ezberledim, şimdi başka bir filme geçme zamanı, kendi filmimi tek başıma yönetme zamanı, kendim yazıp kendim oynayacağım başkası değil seneryoyu ben yazacağım!
Mahalle Kavgası
Ben oldum olası kavgayı sevmedim. Elimden ve ayağımdan geldiğince hep kaçındım, kaçtım. Ne yalan söyleyeyim, iyi de kaçarım hani. Şöyle kavganın olabileceğini sezinleyim anında pırrr… Arkadaşımla caddenin sonundan bizim eve doğru uzanan sokağa dönmüştük. Gözle görülebilecek kadar bir uzaklıkta iki adam –el kol hareketlerinden anlaşıldığı
Unutmak mı?
İyi akşamlar. #104029280 öykü etkinliği kapsamında ismini vermek istemeyen bir arkadaşın öyküsünü aşağıda paylaşıyorum. Herkese iyi okumalar. ----- Uzun boylu, yaşlı ve huysuz bir adamdı o. Bir gün onlara gelen arkadaşının konuşma sırasında sanat galerisi açacağını söylemişti arkadaşı. Oysa ki yaşlı adamın sanat ile
Reklam
329 öğeden 171 ile 180 arasındakiler gösteriliyor.