Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
198 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yazarın okuduğum ilk kitabı. Toplumsal gerçekçi tarzda ele aldığı bu eser, otobiyografik. Gayet akıcı, sade ve etkileyici bir dil kullanmış. Alışılan tarzda yazılan otobiyografik eserler kronolojik sırayı takip eder. Ancak yazar, belli bir başlık belirleyerek bu başlığın ona hatırlattığı anılarını yazmayı tercih etmiş. Örneğin; aklımda kalan en
Peri Gazozu
Peri GazozuErcan Kesal · İletişim Yayınevi · 20194,052 okunma
Remarque’ın Tanrının Gözdesi Yok kitabını açar açmaz karşıma çıkan o cümle;”belki de mutluluk bir iğnenin ucunda dans etmektir.” Çoğumuza uzak görünen, sürekli ulaşmaya çalıştığımız, hayatımız boyunca belki de yaptığımız her şeyi ona erişmeye endekslediğimiz muazzam ve ütopik duygudurumu… mutluluk… Belki de celladına aşık bir mahkum gibiyiz mutluluk karşısında. Bize acı verecek, sonumuzu getirecek belki de ama biz ısrarla peşinden gitmeye, onu yakalamaya çalışmaya devam ediyoruz, arsızca, yorulmak nedir bilmeksizin… Mutluluğa ulaşmakla hayatımızda yaşanabilir bir noktaya erişeceğimiz düşüncesi zerk edildi ruhumuza. Ama belki de mutluluğa ulaşmak değil, mutluluğu arama arayışı yaşanabilir bir noktaya taşıyacak bizi. Veya bir noktaya ulaşmak isteyen kim, diyebilir de insan. Belirsizliğin ortasında dolanıp durmak belki de asıl mutluluk, diyebilir. İğnenin ucunda dans etmeyi isteyecek kadar, mutluluğun verdiği acı verici hazzı yaşayacak kadar cesaret, mutluluğa ulaşma yolunda çaba harcayacak kadar umutla dolsun içimiz… veya mutluluğa ulaşmaya dair o doymak bilmez istekle dolup taşan insanlardan uzakta haz veren mutsuzlukla sürsün yaşam dediğimiz o küçücük an…
Reklam
372 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“ Benim suçum muydu çocukken büyümek zorunda kalmak? “
Uzun zaman ertelediğim bu kitabı sonunda bitirdim. Hazmetmeyi bekledim bir kaç gün. Etkisinden ne zaman çıkabilirim bilmiyorum. Ha çıkabilir miyim onu da bilmiyorum. Sayfalarca şey yazabilirim bu kitap hakkında ama yazamayacağım. Dilime gelen kelimeler, cümleler yazıya dökülmeyecek biliyorum. Kitaptan bir alıntı bırakacağım buraya sadece… “ Kitap çıktıktan sonra aldığınız tepkiler neler? Bu soru karşısında acı acı gülümsüyorum... Çünkü olumlu tepkilerin sonuna hep şu cümle ekleniyor: " Okuyup bitiremedim. " Ne demek bu? Bu kadınlar bize yaralarını açıp gösterdiler, biz o yaraları görmezden gelirsek, ya da o derin yaralardan gözlerimizi kaçırırsak olmaz. Tek kelimeyle olmaz arkadaşlar. Olmaz... Okuyacaksınız, okutacaksınız, hatta gözlerinin içine sokacaksınız! O yaraları görmelerini sağlamak zorundayız! Bu tür kitapları yazanlar övgü falan beklemiyor. Görün istiyor, görün. Gözünüzü kaçırmayın, yaranın ta içine bakın. Bakın ki, yarasını gösteren kadınlar kendilerini yalnız hissetmesin, yaralarını göstermek için bir nedenleri olsun, bir duyarlılık oluşsun. Yarasının üstünü açan kadınların evi taşlanmasın! Onlardan bir "merhabayı," dahi esirgeyen komşuları bir an durup düşünsün! “ ……
Kardeşini Doğurmak
Kardeşini DoğurmakBüşra Sanay · Doğan Kitap · 20185,6bin okunma
Birhan Keskin KARGO
Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. Lazım olursa açar okursun, Olmazsa da olsun, bir zararı yok burada dursun. Şuraya bir cümle koydum. Bırak, acımızı birileri duysun. Hem zaten şiir niye var? Dünyanın acısını başkaları da duysun! Acı mıhlanıp bir kalpte durmasın. Ortada dursun. Olur ya biri eline alır okşar, biri alnından öper. Az unutursun. Buraya tabiatı koydum, Ağaçları, suyu, ovayı, dağı. Onlar bizim kardeşimiz, çok canın sıkılırsa arada onlarla konuşursun.. Buraya, küçük mutlu güneşler koydum. Günlerimiz karanlık ve çok soğuyor bazı akşamlar, ısınırsın. Buraya, bir inanç bir inat koydum. Tut ki unuttun, tekrar bak, o inat neyse, sen osun. Buraya yolun yokuşunu koydum. Bildiğim için yokuşu. Zorlanırsa nefesin, unutma, ciğer kendini en çabuk onaran organ, valla bak, aklında bulunsun. Buraya umutlu günler koydum. Şimdilik uzak gibi görünüyor, ama kim bilir, birazdan uzanıp dokunursun. Buraya bir ayna koydum arada önüne geç bak, sen şahane bir okursun. Mesai saatlerinde çaktırmadan şiir okursun. N'olcak ki, bırak patronlar seni kovsun! Burada bir tutam sabır var. Kendiminkinden kopardım bir parça, (bende çok boldur) lazım oldukça ya sabır ya sabır, dokunursun. Burada güzel çaylar var. Bu aralar senin için çok önemli. Bitki çayları, kış çayları, şuruplar, kompostolar. Demlersin, maksat midene dostluk olsun. Buraya bir silkinti otu koydum. Kırk dert bir arada canına yandığım, kırkına birden deva olsun.
90 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Ömer Yatbaz // Bize Yaşanmayacak Bir Gelecek Yazdım
Merhaba Sevgili Kitapseverler Bugün sizlere Ömer Yatbaz ‘ın yazmış olduğu “bize yaşanmayacak bir gelecek yazdım” kitabı ile geldim. Kitabımız gerçek bir hikayeden uyarlanmış. Yazardan okuduğum ilk kitap olsa da meğerse bu kitap, yazarımızın yazmış olduğu üçüncü kitapmış. Aynı zamanda edebiyat dergilerinde de şiirleri mevcutmuş. "-bizim
Bize Yaşanmayacak Bir Gelecek Yazdım
Bize Yaşanmayacak Bir Gelecek YazdımÖmer Yatbaz · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 20243 okunma
Türk filmlerindeki 'fakir ama gururlu genç' klişesi yaşadığı aşağılanmayı hırs yaparak başarılı olmuş insanların tipik örneğidir. Türkiye'de aşağılandığı için yükselenlerin, bir hayalin peşinde koşarak başarılı olanlardan daha fazla olduğunu bildiğim için Türk filmlerindeki bir sahneyi çok ciddiye alıyorum. Kötü kalpli
Reklam
'Ger­çekte çekilen acılardan gurur duymak gerekir, her acı bize yük­sek bir aşamada bulunduğumuzu anımsatır.' Ne ilginç, değil mi! Nietzsche'den seksen yıl önce söylenmiş! Ama benim size göstereceğim cümle bu değil, bekleyin bir dakika - işte bul­dum. Okuyorum: 'İnsanların büyük çoğunluğu yüzmeyi öğ­renmeden yüzmek istemez.' Ne anlamlı bir söz, değil mi? Yüz­mek istememeleri doğal, çünkü karada yaşamak için yaratıl­mışlar, suda değil. Ve düşünmek istememeleri de doğal, çünkü yaşamak için yaratılmışlar, düşünmek için değil! Evet, kim dü­şünürse, kim düşünmeyi kendisi için temel uğraş yaparsa, bun­da ileri bir noktaya ulaşabilir; ne var ki, karayla suyu değiş to­kuş etmiştir böyle biri ve bir gün gelir suda boğulur.
Geceye şiir- Kargo
Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. Lazım olursa açar okursun, Olmazsa da olsun, bir zararı yok burada dursun. Şuraya bir cümle koydum. Bırak, acımızı birileri duysun. Hem zaten şiir niye var? Dünyanın acısını başkaları da duysun! Acı mıhlanıp bir kalpte durmasın. Ortada dursun. Olur ya biri eline alır okşar, biri alnından öper. Az unutursun.
Birhan Keskin
Birhan Keskin
Mutlu son?
Bir efsaneye göre bir kadın bir adama aşık olmuş. Ama ne kadın ne adam bunu fark edememiş. Yaşadıkları duygu yoğunluğu o kadar duygusuz yapmış ki onları aşkı görememişler. Ailesinden inanılmaz derecede sevgi almış, güzel, kibar bir kadın varmış. Annesi ve babası birbirine çok aşık bir çiftmiş. Bir erkek kardeşi ve bir ablası varmış. Ablası
Bekleyişin kendisi, bizzat işkencenin kendisidir:
Bir odaya, kendilerine işkence edilmek üzere birkaç kişi kilitleniyor. Bir süre sonra işkenceci elindeki işkence aletleriyle beraber kurbanları tuttuğu odaya geliyor ve kurbanlara "Şimdi gidiyorum. Döndüğümde hepinizin işkence süreci başlamış olacak." diyor ve kapıyı kilitleyip gidiyor. İşkencecinin kapıyı çarpıp çıkmasının ardından,
Reklam
296 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
"Kendine huzurlu evler inşa edebilmiş olan insanlar asla birilerinin evi olmak istemezdi".. Bu cümle bile kitabı anlatmaya yetiyor bence. Yazar ile ilk bu kitapla tanışmış oldum ve kitabın beni bu kadar etkileyeceğini, bu kadar içine alacağını, sorgutalacağını, bir çok duyguyu aynı anda yaşatacağını düşünmemiştim aslında. Çünkü
Uzak Bir Masal
Uzak Bir Masalİrem Uzunhasanoğlu · Doğan Kitap · 202397 okunma
56 syf.
7/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
—Normal Olmak Varken Neden Mutlu Olasın?—
“Siyaset, egemenler için genellikle estetik bir meseledir: Bir tür kendini keşfetme yöntemi, bir tür dün­yayı algılama, kişiliğini inşa etme biçimidir. Bizler içinse ölmek ya da yaşamak anlamına gelir.” (s.48) Bu kitabı daha doğrusu yazar
Édouard Louis
Édouard Louis
‘i queer edebiyat eserlerini tanıtan bir yazıda görmüştüm. Yazarın otobiyografik özellikler
Babamı Kim Öldürdü
Babamı Kim ÖldürdüÉdouard Louis · Can Yayınları · 20201,321 okunma
"Herkesten çok güldü. Belli ki acı çekiyor.” Diye bir cümle var Tolstoy’un Savaş ve Barış’ında. Gorki, Ana kitabında bunu şöyle ifade etmiş: ”Ne güzel gülüyorsun Andre! Oysa çok gülenlerin yüreğinde keskin bir acı saklıdır.'' Bu hiç değişmez. En çok gülenin içi daima acı doludur.
544 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
GÖKÇEN 2 #kitapyorumu "Ellerin, parmakların, dudakların, gülüşün, bakışın, tenin, kokun, vatanımın binbir parçası," diye devam etti müptelası olduğum ses tonuyla. "Kutsal, korunası, tapılası, uğruna ölünesi..." Bu seriye olan sevgim kalbimin en derininden geliyor. Okurken beni hem duygulandırıyor hem de güldürüyor.
Gökçen 2
Gökçen 2Loresima · Ephesus Yayınları · 2024398 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.