Sanatın dikkat gerektirdiğine ilişkin genel bir ders çıkarmak yerine, yalnızca sanatın görüş alanına girmiş nesnelere bakmayı seçersek, dünyada sanatçıların dikkate almadı pek çok yere de haksızlık etmiş oluruz. Proust’a tapan kişiler olarak, Proust’un hiç tatmadığım tatlıları tatmak, onu hiç betimlemediğiği elbiseleri, aşka ilişkin hiç göremediği nüansları fark etmek, hiç gidemediği şeylere gitmek için zamanımız kalmaz; bunları yapmak yerine, kendi varoluşumuz ile sanatsal ilgi ve sanatsal gerçek dünyası arasındaki boşluk yüzünden acı çeker dururuz.
Sayfa 191Kitabı okudu
Acı çekiyorsanız, acı çekmeyi seçtiğiniz içindir. Yaşamınızda acı çekmek için birçok neden, birçok mazeret bulabilirsiniz ama asla iyi bir neden, gerçek bir neden bulamaz­sınız. Aynı şey mutluluk için de geçerlidir. Mutlu olmanızın tek nedeni mutlu olmayı seçmenizdir. Acı da, mutluluk da bir seçimdir.
Reklam
"İnsanlar reddedilmeyi kolay kolay sindiremezlerdi. Atalarımızın avcı ve toplayıcı olduğu zamanlarda bir kabileden sürülmek idam cezasına çarptırılmaya eş değerdi. Bu sebeple insanlar reddedilmeyi dayanılmaz derecede acı verici bulurlardı. Fonksiyonel MRI kullanılarak yapılan araştırmalar, insanın reddedilmeyle ve gerçek fiziksel acıyla yüzleştiği anlarda beynin aynı bölgelerinin aktifleştiğini ortaya koymuştu."
496 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
"İğrenç, değil mi?" "Ne?" "İyi adamlarla çevrili bir şekilde büyüdüğünü düşünürken kötü adamlarla yaşıyor olmak." Herkese selam dostlarım günün ikinci inceleme postu ile karşınızdayım Bazı yayınevleri vardır ya hani ne çıksa gözüm kapalı alır okurum dediğiniz @salonyayinlari da benim için öyle bugüne kadar
Evreni Yutan Çocuk
Evreni Yutan ÇocukTrent Dalton · Salon Yayınları · 201988 okunma
Kino
"Ben de insanım nihayetinde, incitici bir durumda incinirim" diye yanıtlamıştı. Ama bu doğru değildi. İncinmem gereken zamanda yeterince incinmedim diye itiraf etti kendine. Gerçek ıstırabı hissetmem gereken bir zamanda, duygularımı bastırdım. Şiddetli acı çekmeyi kabul etmemek için, olanlarla gerçekçi biçimde ve doğrudan yüzleşmekten kaçındım. Sonuç olarak da bu şekilde içi boş, cansız bir yürekle yaşıyorum şimdi. Ve zeki yılanlar yüreğimdeki o boş yeri ele geçirip, serinkanlı bir şekilde kalplerini oraya gizlemeye çalışıyorlar.
Sayfa 173Kitabı okudu
Acı günler, fedakârlık siteyen anlar, gerçek dâvâ adamlarını ortaya çıkarır. Gerçek yiğitler kendisine ihtiyaç duyulan anlarda ortaya çıkar. Onlar, zorluk ve cefâ ile yoğurulur, çile ve sebatla pişer, gönül huzuru ile dünyayı terkederler. Elbette ki, ebedî saâdet onların, müjdeler onlarındır.
Sayfa 69
Reklam
Acı günler, fedakârlık siteyen anlar, gerçek dâvâ adamlarını ortaya çıkarır. Gerçek yiğitler kendisine ihtiyaç duyulan anlarda ortaya çıkar. Onlar, zorluk ve cefâ ile yoğurulur, çile ve sebatla pişer, gönül huzuru ile dünyayı terkederler. Elbette ki, ebedî saâdet onların, müjdeler onlarındır.
Sayfa 69
°•○● Gerçek gizlidir,anlatılmaz,acıklanamaz.Onu anlamaya yola cıkanın önüne engin denizler,yakıcı çöller cıkarır
Sayfa 51 - DestekKitabı okuyor
Gerçek mi komutanım, böyle değil miydim ben? Böyle de­ ğildiysem n'oldu bana? N'oldu bize? Nasıl göze alabiliyorum böyle sefil bir ölümü? Vatan yolunda döğüşürken ölmek neden geçmedi benim elime? Şimdi bir şeyler yapılamaz mı? Ben hiç mi bir işe yaramam? Bir işe yaramak için beklemek gerek. .. Bunu göze alamıyorum! Bitmeli bu iş, bir ayak önce ... Bunu anlıyo­rum. Ölçüp biçtim, beklemek imkansız ... Fakat komutanım, ge­ ne de, kolay değil kendini öldürmek! Hele bu sabah yağmurdan sonra ortalık ne kadar güzeldi. Bunu, geceyi uykusuz, bunaltılı geçirenlerden başkaları hiç bilmez. Kendini öldürenlere 'delirdi' derler. Ah keşke, delire bilsem ... Ölümden korkmadığımı gördü­nüz, komutanım; ben, ölmemekten korkuyorum. Yani, öldükten soma da bu acılar sürerse diye ödüm kopuyor! Acı çeken gövde mi, ruh mu? Bunu kesinlikle bilmek ne büyük mutlulukmuş!
"Gençlik yıllarımda odaklanmadan çok fazla isyan vardı. Hatta insanlar bana "Hapse girdin ve birkaç yıllığına üniversiteye mi gittin?" diye sorduklarında bile. "Evet, üniversitede öğrendiğimi sandığımdan fazlasını hapishanede öğrendim." Acı gerçek bu." ~ Immortal Technique
Reklam
deneyim Zehk... " başkalarının hayatlarından ders alın, insan bütün hataları, tek başına yapacak kadar... uzun yaşamıyor. " diyor Tolstoy. biz ne kadar ders alıyoruz?
198 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Dikkat!! Çokça Dram içerir !!!
Normal koşullarda belki hiç tarzım olmayan bu kitabı okuma grubumuz sayesinde elime alıp merakla okudum. Saygıdeğer
Ercan Kesal
Ercan Kesal
a beni doğduğum yıllarda acı yaşanan gerçeklerle tanıştırdığı için gerçekten minnettarım Az çok bildiğimiz fakat gözümüzü kulağımızı kapattığımız ülkemizin gerçek kesitlerini kendi yaşadığı tecrübelerle kısa ve vurucu hikayelerle bizlerle paylaşıyor
Ercan Kesal
Ercan Kesal
ve size, kendinize şu soruyu sormaya yöneltiyor ; GERÇEKTEN YAŞADIĞIM HAYATIN KIYMETİNİ BİLİYOR MUYUM ?! Hikayelerin belki her biri ölümle ve dramla çevrili iken bir yandan umutsuzluğa kapılıyorsunuz ,üzülüyor ,ağlıyorsunuz ama bir yandan da geçirdiğimiz zor zamanlardan sonra ne kadar şanslı olduğunuzu düşünüyorsunuz. İnsan olmanın, dürüstlüğün, aile bağlarının ne denli kıymetli olduğunu anlatan ve en önemlisi de ölümün hayatımızdaki yerinin altını defalarca çizen hikayeleri ile herkese okumasını tavsiye edebileceğim bir eser ….
Peri Gazozu
Peri GazozuErcan Kesal · İletişim Yayınevi · 20194,046 okunma
Ben her seyi seninle öğrendim her seyi seninle yaşadım. Sen oldum senin oldum. Herkesi karşıma alabilecek kadar güçlüydüm ki aldım da. O kadar çok güvendim ki vardır bir bildiği dedim hep. Gördüm ki heyecandan öte olmamışım senin için. Tek bir gerçek varmış senin bir başkasına ait oluşun. Ben yine de senin her sözünün altına imzamı atardım herkese karşı savunurdum seni o zamanlar. Simdilerdeyse korkuyorum biri seninle ilgili bir şey söyleyecek soracak diye çünkü seni savunacak bir şey bırakmadın bana. Bir şey oldu ve fark ettim ki ben sana kendimi hiç anlatamamışım. Mesela bugünü nasıl geçirdin neler yaptın çok iyi bıkıyorum, hissediyorum. Bu ne kadar acı veriyor bildiğini sanmıyorum. Bu son yaşattığın hayal kırıkları boğazımda bir düğüm olarak kaldı. Benim seni savunacak arkanda duracak yüzüm kalmadı. Yerin bende hep baki. Bazen kendime çok kızıyorum bazen sana. Bazen ikimize aynı anda. Ayıramıyorum onları birbirinden. Hani böyle güzel ikililer vardır bizi onlardan sanırdım. Temeli sağlam ilişkiler gibi. Her düşüncemde her hareketimdr sen de vardın. Çok şey yapacaktık beraber. Bazen tek yapmaya gucum yok ama bazen de çok güçlü hissediyorum kendimi. Sonra gerçekler yüzüme vuruyor. Sen, siz.
insanlık her türlü şeyden acı çekiyordu. o ana ait bir acı çekmedikleri zamanlardaysa gelecek için endişelenerek acı çekiyorlardı. Gerçeği unutmak için zihinsel uyuşturucuları, yani sınırsız hikâyeleri vardı. özel yetenek sahibi varlıkların gökyüzünde uçarak dünyayı kurtarma çabalarını anlatan hikâyeler, aşkları sayesinde birbirlerini kurtaranların hikâyeleri, ne olursa olsun sıkıntıların üstesinden gelerek hayatın gerçek anlamını bulmak için çalışanların hikâyeleriyle doluydu dünya.
Resim