Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
💬Hz. Fatıma (r.a) anamız sen ki kapının biri çaldığında "Kim o" demeye bile haya ederdin. .. Şimdi insanlara "resimlerini kaldır" dediğimizde: "Sanane benim başım kapalı hiç bir yerimde açıkta değil diyorlar... Ne olur yapmayın...! Kim size hangi gözle bakıyor bilemezsiniz, hele ki şu ahir zamanda. Fitnelerin bol olduğu
Ölülerimiz Nerede?
Darbe olmuş. Cuntacılar ibret-i alem için adam asma te­laşındalar. Kurbanlardan biri de Veysel Güney. On bir gün arayla yapılan iki duruşmadan sonra idamına karar veriliyor Veysel'in ve 10 Haziran 198l'de asılıyor. ldam gecesini, dö­nemin Gaziantep Cumhuriyet savcısı anlatıyor: " ... dedim 'Veysel, son bir arzun var mı? Adettendir, son arzun nedir?' 'Babama mektup yazacağım' dedi. Kağıt kalem verdik. Yazdı mektubunu. Hiç kimseyi tanımıyordu orada ve ipe götürülen bir adamdı. Avukatı yoktu, yakını yoktu, hiç kimsesi yoktu ... " Veysel'in mezarı da yok şimdi. Asmakla kalmamışlar, ölü­sünü de vermiyorlar. " ... Karga ağzında bir karga ölüsüyle geldi uzaktan ve ora­ da bir yere kondu. Toprağı eşeledi ve ağzındaki ölüyü, açtı­ğı çukura koydu. Sonra eşelediği çukurun üzerini yine top­rakla örttü. Bunları gören Kabil'in içi yandı, bir karga kadar olamadığı ve kardeşinin ölüsünü açıkta bıraktığı için piş­man oldu. Ah! etti ... " Ey cellatlar, ey güvercin kasapları, ölüm tacirleri... İnsan daha konuşmadan, öğrenmeden, bilmeden "mezar kazıyordu" ölüsü için. Ne Berfo ananın oğlunun ölüsünü verdiniz, ne de Vey­sel'in mezarını ... Ölülerimiz nerede? Bir karga bile değilsiniz. Kabil'in kargayı görüp de utanan kalbi yok sizlerde, anladık. Ama, yorulmadınız mı, ağzınızda cesetlerle yıllar yılı te­pemizde akbaba gibi dolaşmaktan? Bir karga gibi yapın hiç olmazsa. İnin yere ve bırakın ölülerimizi. Kalplerimiz onla­ra mezar yeridir.
Sayfa 114 - İletişim Yayınları / 10. Baskı 2016, lstanbulKitabı okudu
Reklam
“…Karga ağzında bir karga ölüsüyle geldi uzaktan ve orada bir yere kondu. Toprağı eşeledi ve ağzındaki ölüyü, açtığı çukura koydu. Sonra eşelediği çukurun üzerini yine toprakla örttü. Bunları gören Kabil’in içi yandı, bir karga kadar olamadığı ve kardeşinin ölüsünü açıkta bıraktığı için pişman oldu. Ah! Etti.” Ey cellatlar, ey güvercin kasapları, ölüm tacirleri… İnsan daha konuşmadan, öğrenmeden bilmeden “mezar kazıyordu” ölüsü için.
Çocuklar, hiç kimse açıkta, yan yana uyumasın. Her birimiz uzak, sıtaralı, ha deyince kurşun işlemez... Temir de bizi bekleyecek! İyi uykular.
"Doğrular, her zaman insanın ayaklarını açıkta bırakan bir battaniye gibidir."
İlk günden beri bir yerimi bile açıkta bırakmayacak şekilde sarıp sarmaladı beni. Yaşıtlarımın ancak otuz yıl sonra geleceği şefkat makamına doğuştan gelip oturmuş sanki. Bir dakika önce hissettiğim ne varsa dağılıp gitti. Hazır değilim diye tespit ettiğim her lafım, hayat amacım oldu. Bir anda evlenesim, anında doğurasım, saniyesinde işi gücü bırakıp kadın hareketini yüz yıl geriye çekesim geldi.
Sayfa 28 - Karakarga YayıneviKitabı okuyor
Reklam
Eski Samsun’a gemi­ler yanaşamazdı. Vapurlar açıkta demirlerlerdi. Hattâ azılı fırtınalarda, Samsun’da hiç durmadan geçer giderlerdi.
Gökyüzünün pembe, ayın ise badem ezmesi ve kuru üzümden yapılmış olduğunu hatta Thames’in çamurlu sularında denizkızlarının yüzdüğünü bile kabul ederim, yeterki ağlamayı kes. O güzel gözlerindeki yaşları göğsüm ikiye ayrılıyor. Akciğerlerim, karaciğerlerim ve kalbim böylesine açıkta bırakılmaya asla dayanamaz.
Sayfa 201Kitabı okudu
bu kadar kolaymış
Yine böyle bir Ramazan gününde, gayri müslim bir kimse, evine geldiğinde, çocuğunu evin önünde açıktan yemek yediğini gördü. Hemen oğlunu azarlayıp: "Evladım bilmiyor musun, bugün Müslümanların oruç tutma günü! Nasıl böyle onların gözü önünde açıktan karnını doyuruyorsun? Çabuk gir içeri! Bir daha böyle açıktan yediğini görmeyeyim!" dedi. Aradan bir zaman geçtikten sonra, bu kimse vefat etti. Bu kimseyi, Müslüman komşusu rüyada gördü. Kendisini çok güzel yerlerde, rahat bir şekilde görünce merak edip kendisine sordu: -"Senin bu bulunduğun yer neresidir?" -"Cennettir." -"Peki dünyada iken, İslam dinine sen inanmazdın, nasıl oldu da cennete girdin?" -"Doğru, son zamanlarıma kadar Müslüman değildim. Fakat vefatıma yakın iman edip Müslüman oldum." -"Bu nasıl oldu?" -"Bu büyük nimete kavuşmama sebep şu; bir gün Ramazanda çocuğumu açıkta yemek yediği için azarlayıp, oruca hürmet etmesini istemiştim. Bu hürmet sebebiyle ömrümün son zamanlarında, Allahü Teala beni iman ile şereflendirdi. Gördüğün gibi cennette rahat içindeyim."
Sayfa 295Kitabı okudu
*~●。。。Bu adam, en şiddetli soguklarda bile yalınayak dolaşıp baldırlarını açıkta bırakan diz çakşırıyla Kostantiniye'nin yedi meydanında ve yetmiş iki külhanında topuk gösterirdi.
Sayfa 16 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Adımlarıma hız verirken, yabancı bir yüz buldum karşımda. Kimdi o? Ayaklarıma indi yabancının gözleri, daha sonra tırmandı yukarı doğru. O an fark ettim açıkta kalan saçlarımı. Eteğimi utançla serbest bırakıp, yazmamı düzelttim. Ayaklarıma indi yeniden gözleri ve anlamadığım bir bakış attı. Acımış mıydı? Belki de... Biraz yaklaştığımda mavi gözlerini gördüm. Tarif istersiniz şimdi benden ama ben hiç deniz görmedim ki. Yağan yağmur damlaları gibi de değildi. Yaz günü gördüğüm gökyüzü fazla açık, mavi elbisem daha koyuydu..
Ephesus yayınları
EFELYA'dan... ........ Elif, Ferhat'ı daha yakından tanımak için, çocukluğuna dair hatıralarını anlatmasını istedi ondan; sonra sesine bir avuç fesleğen katıp: “Dur, önce anneni anlat, çok merak ediyorum, yaşıyor değil mi?” “Yaşıyor değil mi?” cümlesiyle Ferhat birdenbire dağılmıştı. “Hayır, yaşamıyor; çocukken kaybettim
85 syf.
6/10 puan verdi
·
22 günde okudu
Nisan 2016'da okudum Kısacık hap gibi. Hani bilmediğim şeyler anlatmadı Cümleleriyle ağzımı açıkta bırakmadı. Okundu gitti. " Bazen birşeyler değişir ve bir daha asla eskisi gibi olmaz" "Korkularının ötesinde hareket edersen, kendini özgür hissedersin"
Peynirimi Kim Kaptı?
Peynirimi Kim Kaptı?Spencer Johnson · Epsilon Yayınevi · 20191,634 okunma
400 syf.
·
Puan vermedi
Spoiler ~Kimimiz bir yalancı kimimiz bir yabancı peki ya siz hangisisiniz? ~Mezuniyet partisinde aynı kaderi yaşayan ve birbirinden nefret eden iki kız. ~Aradan geçen zamanla ortaya çıkmaya başlayan gerçekler. ~Ögreniler gerçeklerden sonra sizce her şey eskisi gibi olacak mı? İlk kitabı bitirdiğim gibi başladığım bu kitap birincisine göre daha hareketli ve merak duygusunu dinç tutmaktadır. Birinci kitapta olan olayların çözüme kavuştuğu hatta intikam planlarının yapıldığı bu kitapta Peri’yi daha güçlü ve kararlı bir şekilde görüyoruz bazı kısımlar açıkta kalsa da ilk kitaba göre daha güçlü olduğu söylenebilir.
Yalancılar ve Yabancılar-2
Yalancılar ve Yabancılar-2Emre Gül · Ren Kitap · 20221,516 okunma
Oksijen yüzünden paslanıyoruz. Oksijen yüzünden yaşlanıyoruz. Oksijenle işimiz olmasaydı eskimezdik. Açıkta kalmış elma gibi çürüyoruz. Sen de o yüzden paslanıyorsundur. Oksijenden...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.