"Ey kör! Aç gözünü de düşlerden uyan. Simurg'u göremesen de bari küçük bir serçeyi gör. Kaf Dağına varamasan bile hiç olmazsa evinden çıkıp kırlara açıl; böcekleri, kuşları, çiçekleri ve tepeleri seyret. Bırak dünyanın haritasını yapmayı! Daha hayattayken bir taşı bir taşın üstüne koy. Gülleri ve bülbülleri göremeyip gün boyu evinde oturan adam Dünyanın kendisini hiç görebilir mi?"
Sayfa 21
Ahlak reddedilmez, ama herhangi bir durumda acil kaygılar baskındır ve sonsuzluk, iyileştirici bir bakış açısı sunar.
Reklam
Çocukların okudukları her öyküde kendi kopyalarını görmeleri gerektiğini söylemi­yorum. Ne de olsa kurmaca yazın, başka bir insanın yüreğini en ön sıradan izlemenizi sağ­larken erkek ya da kadın veya zırhlı bir ayı ol­manıza imkan tanır. Fakat her çocuğun ken­dini bir yerde bulabilmesi acil bir gereklilik. Dünya böylesine hızlı değişirken çocuk ede­biyatının da üzerinde yaşadığımız bu kaley­doskobik gezegenin dört bir köşesinden gelen yeni ve hiç olmadığı kadar çeşitli hikayelere ihtiyacı var. Bu değişim zaten başladı ama daha fazlası gerek; şimdiye dek kulak ver­mediğimiz yerlerden ve seslerden gelen yeni fikirler, yeni çareler, yeni şakalar ve yeni zen­ginlikler gerek. Çocuk edebiyatının evriminde başka bir dönemece geldik; yeni bir Altın Çağ'ın zamanı şimdi.
Sayfa 57 - Domingo
Ey kör! Aç gözünü de düşlerden uyan. Simurg’u göremesen de bari küçük bir serçeyi gör. Kaf Dağına varamasan bile hiç olmazsa evinden çıkıp kırlara açıl, böcekleri, kuşları, çiçekleri ve tepeleri seyret.
440 syf.
1/10 puan verdi
Spoiler içerir! Sağlıklı olmayan bir ilişki, acil tedavi görmesi gereken psikolojik sorunları olan bir erkek karekter ve ondan kurtulup asla arkasına bakmaması gereken kadın ,gördüğü psikolojik ve fiziksel şiddete rağmen sonunda çocuk sahibi olacaklar çok kötü.
Bunu Sen İstedin
Bunu Sen İstedinVefa Enver · Ephesus Yayınları · 201374 okunma
Hâlbuki nefse hâkim olmak için en acil çare, ruhumuzda büyük bir sevgi ve şiddetli bir nefret oluşturmaktır.
Sayfa 135
Reklam
BİR ÇOK YAZIYA KONU OLACAK GÜNÜMÜZ TÜRKİYE'SİNDEN BİR OLAY
Bir tüketici ... marka çikolataların küflendiğine ilişkin fotoğrafları paylaşarak, “Küflenmiş çikolataya ilk defa şahit oluyorum. Üstelik son tüketim tarihine daha var. Muhtemelen tedarik zinciri sürecinde muhafaza koşullarında bir sorun var” diye yazdı. Paylaşımına ...’in yönetim kurulu başkanı ...’nu da etiketledi. CEO, tüketiciyi sert ifadelerle hedef alırken avukatlarıyla da tehdit etti. CEO, tüketiciye, “Karşında biz ve dev MİGROS var” cevabını verdi. CEO paylaşımını silmeden önce şu ifadeleri kullandı: “Bu ürünler hayatta küflenmez biliyor musun? Hadi doğru diyelim. Sen bence acil şekilde evindeki nem oranına falan baya bir bakmalısın. Bir de Linkedin’de paylaşacak hiç başka içeriğinin olmaması ne acı. Haklısın pirim yapmak için bize baya ihtiyacı var herkesin. Baksana aşağıya ‘çöp’ falan yazanlara. Bizim avukatların marka Karalama, Marka değeri düşürme vs' den neler isteyeceğinden herkes habersiz. Ayrıca! Bize böyle bir durum olsa söyler telafisini istersin! Karşında senin dev MİGROS ve biz varız. Herkes ürünün öyle arkasındaki! Haydi size kolay gelsin. Avukatlarımız iletişime geçecektir sizinle ama ben kendi işimi kendim çözmeyi severim.” GÜCÜN VERDİĞİ ŞIMARIKLIK ve YOZLAŞMA
KAHVEYİ AMERİKA'DA KIZILDERİLİLERİN YETİŞTİRDİĞİNİ, AVRUPA'YA DA İSPANYOLLAR VE PORTEKİZLİLER TARAFINDAN GETİRİLDİGİNİ ÖGRENDİ.' - HALA KIZILDERİLİ VAR MI Kİ? DEDİ HAWKINS. - ÇOK AZ SAYIDA ... İSPANYOLLAR VE PORTEKİZLİLERE HEM ACİL HEM UCUZ İŞGÜCÜ LAZIMDI... - İŞGÜCÜNÜ NEREDEN BULDUKLARINI ANLADIM ... KÖLELERDEN!
Ayağa fırladı; yeniden birisi olmak, tam olarak bir kadın olmak, kendisini bekleyen acil bir işi olduğu için acele eden bir kadın olmak tuhaftı ve yaşadığı o an hayatında tüm diğerleri gibi bir andı.
Sayfa 15 - Everest Yayınları
Bir Gün Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa Bil ki seni düşünüyorum Bir vapur yanaşırsa rıhtımına bin, acil Örtün karanlıkları masmavi denizlerde Ve dinle kalbimi bak nasıl çarpıyor nasıl O bütün özlemlerin koyulaştığı yerde Bil ki seni bekliyorum Bir sabah gün doğarken aç perdelerini, bak Sevinçle balkonuna konuyorsa martılar Kendini tadılmamış derin bir hazza bırak Dökülsün dudağından en umutlu şarkılar Bil ki seni istiyorum Gecelerden bir gece uyanırsan apansız Uzaklarda elemli, garip bir kuş öterse Bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayalnız Ve bir gün kabrimde bir kara gül biterse Bil ki SENİ SEVİYORUM
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan
Reklam
Karnımızın ağrıması, limbik sisteminizin yaşadığı uyarılmanın bir belirtisidir. Limbik sistem, gerektiğinde kaçabilmek için hem beslenme hem de sindirim sistemini bir anlamda devre dışı bırakır. Kısacası, acil durumlarda bedenimiz sindirim için zaman olmadığını söylemektedir.
Sayfa 129Kitabı okudu
250 syf.
8/10 puan verdi
Cade hasta küçük kız kardeşiyle en iyi şekilde ilgilenir. Geçimini sağlamak içinse, kafes dövüşü yapmak ve yetişkin filmlerinde rol almak, inşaat işlerine kadar her şeyi yapıyor. Ancak son işi onu acil servise cehennemden gelen bir ereksiyonla gitmek zorunda kalır. Yönetmenin kendisine verdiği küçük hap sayesinde, kendisini tedavi eden stajer hemşire olan Alexa'yla karşılaşır. Orada da tabii ona karşı çok fena dibi düşer ve onu aklından çıkaramaz. Ve konuda buradan itaberen başlar.
Hard to Love
Hard to LoveKendall Ryan · CreateSpace Independent Publishing Platform · 20133 okunma
Açıl bana! Kapandı bütün kapılar, şimdi gece vakti, ve ne varsa söylenecek, daha söylenmedi.
Sayfa 84 - YKY, 3.Baskı
Resim