Gevezeler sessizliği, yobazlar hoşgörüyü, acımasızlar iyiliği öğrettiler bana; ama ne gariptir ki bu öğretmenlere karşı hiçbir gönül borcu duymuyorum.
En çok tövbekarların arınmışlığı ürkütüyor beni.ister din olsun,ister siyaset,en acımasızlar gene tövbekarlardan çıkıyor.onlara eski hallerini hatırlatabilecek hiçbir şeye tahammülleri yok
Reklam
En çok tövbekârların arınmışlığı ürkütüyor beni. İster din olsun, ister siyaset, en acımasızlar gene tövbekârlardan çıkıyor, onlara eski hallerini hatırlatabilecek hiçbir şeye tahammülleri yok.
"Tamam, belki ukala, kibirli ve sahiplenici bir adamım!" diye bağırdım. "Ve iticiyim, rahatsız ediciyim, çocuk gibi davranıyorum. Peki, neden biliyor musun? Çünkü yalnız olmaktan yoruldum, lanet olası!"
İçerisinde yaşanmış tüm hatıraları yerle bir ediyorlar. İnce ince, sabır sabır dokunmuş tüm tuğlarını bir dokunuşta yerle bir ediyorlar. Ne de acımasızlar duvarlarda asılı duran anılara karşı, ne kadar da fütursuz. Annelerin adımını attığı her alanı, yeni doğmuş bir bebeğin ağlamalarını duyan tüm duvarları yerle bir ediyorlar. Şu salonda geniş aile toplantıları olmuştu, şu koridorda iki kardeş plastik topları ile koşmuştu, şu mutfakta kokusu içerilere kadar gelen yemekler, pastalar yapılmıştı...
"Gevezeler sessizliği, yobazlar hoşgörüyü, acımasızlar iyiliği öğrettiler bana; ama ne gariptir ki bu öğretmenlere karşı hiçbir gönül borcu duymuyorum."
Reklam
1,000 öğeden 941 ile 950 arasındakiler gösteriliyor.