Bazen yüreği sıkışıp, dertop olup boğazına kadar yükseliyor ve nefes almasını engelleyecek bir yoğunluğa erişiyordu. Sanki bir an daha geçerse patlayacakmış gibi hissediyordu kendini, sanki bir yanardağ oturuyordu göğsüne. Bir iç çöküntüsüydü bu….
Hasrete artık dayanamıyordu.
Bir insanın önüne öyle dik engeller konulursa , .... unutacağı varsa da unutamaz, içindeki özlem ateşi harlandıkça harlanır...
Biliyorum sana giden yollar kapalı Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni
Ne kadar yakından ve arada uçurum; insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım Ben artık adam olamam bu derde düşeli
Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan
Ama her peri falında, her şeyi parçalamak ve mahvetmek için kenarda bekleyen biri vardır. İstediğini elde etmek uğruna dünyayı ateşe verebilecek kadar da alçaktır. İşte o duygusuz ve kötü adam, benim.
Yasak olanın despotluğu
bir şeyleri yasaklamasından değil, bize ne yapmak istediğimizi
söylemesinden gelir - yasak olanı yapmak isteriz. Oysa yasak
olmayan hiç emir vermez.
KARTAL PENÇESİ-EBRULİ
Herkese Merhabalar...
Sizlere yepyeni bir kitap ile geldim.
Evet bir seri daha bitti
Öylece gidiverdiler gibi hissettim.
Ama güzel güzel ise bu kitapta güzel seven adamların olmasıydı.
Efruze ve Kartal
Beni seç diyen Kartal amacına ulaşmış Efruze ile mutlu bir yuva kurmuştu.
Geçmiş ise onların peşini