Acilen okunması gereken bir kitap. Varsa olan ön yargıları kırarak, bu muhteşem eseri okumalısınız. Şiddetle öneriyorum.
İnanın bu kadar beklemiyordum. Çok yüksek beklentiyle başladım ama beklentimin de üstüne çıktı. Bir Türk yazardan bu kadar muhteşem bir fantastik eser okumak hem duygulandırıcı hem gurur verici.
İncelememi spoilerlı ve
Öyle bir kitle var ki, bu kitlenin düşüncesi her şeye muhalefet olmak. Siyah ayakkabı ister, neden daha koyusunu getirmedin derler. Daha koyusunu getirirsin, bu da çok koyu oldu ya derler. Sürekli bir eleştiri yaparlar, ama kendilerine çözüm önerisi sorulduğunda; onu da ben mi bulayım yahu, hem bak ben öbür tarafı da şöyle şöyle eleştiriyorum
Ara Güler'in; "Dobra dobra konuşurdu. Kimseden korkusu yoktu. Ha bir de kafa dengiydi. Matraktı. Öleceğini nereden bilelim ulan?" dediği ve 2015 yılında hayatını kaybeden Yaşar Kemal'le yüz yüze tanışma fırsatı bulamadım ben. Bu benim içimde bir yaradır. Kendisiyle karşılıklı oturup doyasıya sohbet etmek isterdim. Buna rağmen okuduğum
(Bu oldukça uzun bir hikayedir.. Pardon, incelemedir. Hazır mısınız? :)
Durun!! Durun!!
Kalkmış olamaz tren…
Anlatacağım neden geç kaldığımı..
Yıldızlı gözlerimde neden bunca isin, yorgunluğun düştüğünü.. Bu pespaye halimi, bu yaralarımı, bırakın şu trenin kolunu tutacak mecali, tüm o yolları aşıp nasıl geldiğimi..
...
Trene bindim, Ülkeme
Elim varmıyor yazmaya yine. Her şey yarım. Her şeyim. Adam gibi bitirdiğim tek bir öyküm bile yok. Yuh be Meto, altmışına dayandın, diyorum. Romanın da öyle. Yarım. İçim sıkılıyor. Aklıma https://1000kitap.com/HakanS/ geliyor, Wapp’dan mesaj atıyorum. Konumuz yazmak elbette. Moralim düzeliyor. Aslında edebiyat hep moralimi düzeltir. Daha çok da
Metin Hara.. Ne var ki bu adamda öyle büyük aşklar yaşadı, yaşadığı aşk uluslararası üne yayıldı, dünyaca ünlü bir meleğin nevrini döndürdü diye ti ye aldığım adam :) Kitap fuarında gezerken kitabını kişisel gelişim türündekiler arasında gördüğümde ağzımı açık bırakan, hakkında hiçbirşey bilmeden önyargılı davrandığım, keşfetmek için müthiş
Yaşadığımız Yüzyılın, geçmiş Yüzyılların “GERÇEK ve YÜZE SERTÇE” vuran bir eleştirisidir Erich Scheurmann’ın Göğü Delen Adam’ı…
Papalagi, yani biz beyaz adamlar. Dünya’ya ne yaptık böyle? Ne verdik Dünya’ya, ne aldık Dünya’dan. Bizim olmayan evrene BİZİM damgası vurup, yağmaladık değil mi? Her bir köşesine, her bir sınırına, balta girmemiş