2014 yılında Az Kitap Yayınevi tarafından çıkarılmış Ekmel Ali Okur'un yazdığı 254 sayfalık bir aşk romanı 'Âşk Yüreğe Düşünce'.. Birazcık konusundan bahsetmeye çalışayım. Kerim ile Hülya'nın birbirine duyduğu sevgi zamanla aşka dönüşür. Gel gitli, inişli çıkışlı yoğun duygu ve hislerini kitapta işlemeye çalışmış yazar.
Aşk yüreğe düşünce; yediğin yemeğin, içtiğin suyun, yağmurda ıslandığın zamanlar olsun daha bir farklı oluyor insan için her şey. Kurduğun hayaller, hülyalarında gezindiğin bulutların sana gülümsemesiyle; karanlık sıkıntılı dönemler bile boğucu ve yenilmişsin gibi gelmiyor kader çarkında. İnsan aşık olduğunda, her şeyin toz pembe gibi geldiği dönemlerin, kıskançlık ve ara ara umutsuzluğa kapılıp durgun dönemdeki karamsar duyguların ifade ediliş şeklini başarılı olarak kaleme almış romanında Ekmel Ali Okur..
* Not: Kitaptaki yan karakterlerden biri olan Halil isimli bir şeytan adam var. Bu adam kumar için oyuncular toplayan 'ayakçı' adı verilen haramla beslenen, ailelerin sebep olduğu gözyaşlarıyla mutluluklarını yıkan haramzâde bir adam. Ettiği süslü laflarla, kurduğu afili cümlelerle, şeytanın şapka çıkardığı bu sinsi adam örnekleri hayatın içinde de bolcana var. Hâl böyle olunca da kitabı okurken bu hain adamın sonunu ibretle merak ettim. Böyle gayri meşru işlerle uğraşan arkadaşmış! dostmuş! çıban yarası gibi kişilerin insanı nasıl bir uçuruma ittiği gerçekten İBRETLİK! Okursanız siz de şahit olacaksınız.
GÜLŞİİR
Geceyarısı, karanlık bir bozkırda
Işıklar içinde akan bir tren kadar yalnızım
içinde onca insan, içinde dünya...
Soluk soluğa, demirden bir ırmağa mahkum
Ve bilmeyen sonsuzluk nedir,
Haklı olan kim bu kargaşada?
Ateş ve su, yaşam ve ölüm, irin ve şiir
Ucu bucağı olmayan bu çığlığın
Ortasında nasıl barışılabilir?
Anlamak isterim, hangi
Selammmm
Ne zaman oldu bilmiyorum beni böyle eline avucuna alan bir kitap hatırlamıyorum.Kitaba ilk elime aldığımda 21'07 o kadar anlamsız geldi ki nedir bu anlamsız sayı demiştim.Başlasam mı başlamasam mı derken açtım sayfasını.İlk başlarda ilerlemeyecek beni yoracak sanırım derken bir açıldı ne kendimi nede sayfaları tutabildim su gibi
Ahmet Ümit'in masal kitaplarına aşina birisi olarak bu kitabını da çok beğendim. Bu masal büyükler için yazılmış haberiniz olsun.
Bir varmış bir yokmuş diye başlıyor ama varlığa mı yokluğa mı götüreceği bilinmeyen bir masalın içine bırakıyor bizleri.
Bir Aşk Masalı; beş ayrı ülkenin prensinin aynı anda aynı rüyayı görmesi ve rüyalarında gördükleri kızı bulmak için bir yol ve hal macerası. Kaf Dağı’ndan ıssız çöllere, ücra hanlardan savaşçı kabilelerin çadırlarına, devlerden denizkızlarına, balinalardan devasa yılanlara, cümle tabiatın ve mahlukatın geçiş yaptığı bir hayal perdesi.
Muazzam bir masaldı bence. Yazar bu kitabı yaşanan kadın cinayetlerine bir tepki olarak kaleme almış. Ataerkil bir toplumda kadının seçme şansının nasıl elinden alındığını, aşk adı altında onu nasıl tutsak edildiğini çarpıcı bir şekilde aktarmış. Mutlaka fırsat vermelisiniz. Sevgiler.
Bir Aşk MasalıAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 20228.2k okunma
Selam
Cuniçiro Tanizaki “Bir Kedi, Bir Adam, İki Kadın”..
Orijinal adı “Neko to Şozo to Futari no Onna”
Çeviri Alper Kaan Bilir (Japonca aslından çevirmiş müteşekkirim)
Tür Klasik Japon
Sayfa sayısı 125
Ortalama okur süresi: 3 saat 38 dakika
Alıntı Sayfa 11 “Şahıs değil, unsur. Birey değil, birim.”
Yukarıdaki alıntı, şahane çevirisiyle