Bir kurgu eserinde, Bayan Brown'ın var olup olmadığını saptamak için çok basit bir test vardır: Kitabı okuduktan bir ay kadar sonra, kahramanın adını hatırlayabiliyor musunuz? Çok aptalca, ama gerçekten işe yarıyor. Örneğin, Aşk ve Gurur'u okuyan hemen herkes üzerinden bir aydan hayli hayli fazla bir süre geçtikten sonra bile Elizabeth Ve Darcy isimlerini hatırlayacaktır. Ancak, Norman Mailer'ın eserlerinden birini okumuş olan kişinin, tek bir isim bile -tabii ki Norman Mailer'ın adı hariç- hatırlayamadığı zaman üzülmesine gerek yoktur. Çünkü, Bay Mailer'ın kitapları Bayan Brown hakkında değil, Bay Mailer hakkındadır. O bir yazardır, bir romancı değildir. Görüyorsunuz işte, kabaca işe yarıyor. Fakat, bunu ilk kez bilimkurguya uyguladığımda pek hoş bir test olmadı ve başarılı olamadığımı kabul ederim. Üç esas karakterden yalnızca ikisinin adlarını hatırlayabildim. Kadınlar 0 ve 1-330 idi, bir de S adındaki o mükemmel ikincil karakter var, fakat baş karakterin, yani anlatıcının adı neydi? Lanet olsun! Kitaba bakmam gerekti. D-503, tabii ki. Doğru ya! Onu hiçbir zaman unutmam, zavallıcık; fakat numarasını unuttum işte. Bazen on altı yıldır bize ait olan telefon numaramızı bile unuttuğumu kabul ediyorum. Matematikte çok zayıfımdır. Oysa, D-503'ün karşısında oturdum, bir tren kompartımanında değil ama cam duvarlı, cam çatılı, cam döşemeli, süper-ütopik bir binada; onunla birlikte acı çektim; onunla birlikte kaçtım; yeniden yakalandım, Ütopya'ya geri sürüklendim, lobotomiye maruz kaldım; bunları unutmayacağım. Ne kitabın adını, -Biz-, ne de yazarın adını, Yevgeni Zamyatin - ilk bilimkurgu romanının yazarı.