"17 Aralık Şeb-i Arus ! Mevlana'nın ilahi kaynağı ile buluştuğu gün. Bizlere göre ölüm, ona göre düğün. Hiç sorguladık mı acaba "yaşamak" nedir ? Biz neye göre yaşadığımızı idda ediyor, onlara ölü diyoruz ? Acaba her nefeste ölümü soluyan yaşamak adı altında, her gün ölümü yaşayan bizler olamaz mıyız ? Onlara neye göre ölü demekteyiz ? Görüntüleri, bedenleri artık burada olmadığı için mi ? Ya bizler görüntülerimize, bedenlerimize güvenerek mi yaşadığımı idda ediyoruz. Mevlana'nın hatırına bu soruya düştüm. Üst bilinç olan Mevlana ölümü, düğün günü ilan etmişse, ya ölüm dediğim şey, bedeni öldürmeden bir çıkış yolu ise. Beden hala görünürde iken, anlaşılması gereken bir eşik ise. Mevlana ölümü bize anlatıldığı gibi bir son olarak algılamamış ama bunu henüz bedene bağlı iken çözmüş. Bu sebeble ölümü, düğün olarak kabul etmiş! Bir şey daha "İnsanın dünyada ki ahireti, kalbidir"! 🖌