(...)
"Dur, kıpırdatma. Allah aşkına nasıl yaptın bunu!" Ayağa kalktı, hızla banyoya gitti, birkaç saniye ardından elinde sargı bezi ve birkaç şeyle döndüğünde acıdan elimin titreyişi iki katına çıkmıştı.
"Tamam, tamam, dur... Sakin ol..." Sinirlerim öyle bozulmuştu ki gözümden birkaç damla yaş akıp elime damladı
"Heh, bir de ağla. Aferin." Söylene söylene elimi sargı beziyle satarken onun da ellerinin titrediğini fark ettim. Başımı kaldırdım, burnumu çeke çeke, ağlaya ağlaya konuştum.
"Senin neden ellerin titriyor!"
"Ben de bilmiyorum. Kendi elimi kessem bu kadar kötü olmazdım." Titreyen elleriyle titreyen elimi sardıktan sonra endişeyle yüzüme baktı.
"Anlaşıldı. Seni asla mutfağa sokmayacağız sulu göz."
Gözyaşlarımın arasından gülerek ona sarmak için öne atıldım, tam o an ona sarılmak için dizimi yere dayadığımda lanet olası dizim lanet olası cam parçalarının üzerine geldi! Orada olduklarını tamamen unutmuştum, küçük bir çığlık koyverdim.
"Ah! Bacağım!"
İzmir! Ne yapıyorsun sen!"
"AH!"
(...)
"Kafayı yiyeceğim şimdi! Kendini öldürmeye mi çalışıyorsun!"(...)
Zararı yok, ben buradayım, korkma... Hah... Ağla. Açılırsın... Al bunu kokla... Başını yastığa koy... Hah... Aferin... Şimdi uyursun. Kapa gözlerini... Hah... Ben yanındayım, korkma, hiç yalnız kalmayacaksın, uyu!
Zararı yok, ben buradayım, korkma… Hah… Ağla. Açılırsın… Al bunu kokla… Başını yastığa koy… Hah… Aferin… Şimdi uyursun. Kapa gözlerini… Hah… Ben yanındayım, korkma, hiç yalnız kalmayacaksın, uyu!
- Zararı yok, ben buradayım, korkma... Hah... Ağla. Açılırsın... Al bunu kokla... Başını yastığa koy... Hah... Aferin... Şimdi uyursun. Kapa gözlerini... Hah... Ben yanındayım, korkma, hiç yalnız kalmayacaksın, uyu!
Zararı yok, ben buradayım, korkma... Hah... Ağla... Açılırsın... Al bunu kokla... Başını yastığa koy.... Hah... Aferin... Şimdi uyursun. Kapa gözlerini... Hah.... Ben yanındayım, korkma, hiç yalnız kalmayacaksın, uyu!
- Hayır, hayır... Korkuyorum.
- Sebep yok, yavrum, bak hastahane adam dolu. Yalnız bu pavyonda on bir insan, yüzlerce çocuk var.
- Bilmiyorum, fenayım.
- Fena şeyler düşünüyorsun.
- Korkuyorum.
- Niçin? Burda her şey var. Zil bile. Korkarsan bas, gelirler. Her taraf kapalı.
- Her taraf kapalı. Korkuyorum
- Kapalı olduğu için mi?
- Bilmiyorum... Bu