Dostoyevski'ye önemli görünen affediliş, başkalarının affetmesi değil, günahkarın kendini affetmesiydi; bu kendi vicdanının yapacağı bir şeydi ve bu affediliş ancak acı çekmeye gönüllü olarak boyun eğmekle, onu aramakla kazanılabilirdi.
Affetmek, akılların üstünde sultan olan kalbin hareketi olduğu gibi affedilmek de insanın bizzat kendi kalbinde inkılâp yapmasiyle kendisine sunulan zafer hediyesidir.