Bir Khalid Hosseını’n kaleminden bir kitap daha okumanın verdiği mutluluk ve o anları okuduğum satırlarda iliklerime kadar hissedebilmem… insanın bazı şeyleri sadece yaşamakla değil de okuduğu satırlarda da hissedebileceğinin en güzel örneği..
Khalid Hosseını'n kitabının ismini aldığı şiir dizesiyle incelememi sürdürmek istiyorum.
“Bu kentin ne çatısını aydınlatan ayları sayabilirsin,
Ne de duvarlarının gerisine gizlenen bin muhteşem güneşi.
Afganistan'ın en iyi döneminden en kötü dönemine geçişine şahit oluyoruz. Bu geçiş döneminde kadınların birçok hakkı suiistimal edilip, kocasına erkek bebek veren, birey olmaktan çıkıp sahibi olan bir köleye dönüşmesini okuyoruz. Savaşla birlikte bunlar olurken ne yazık ki hayatın devam etmesi gerekiyor. İşte buranın perde arkasında Meryem ve Leyla’nın hayatına tanıklık ediyoruz.
Beni derinden sarsan iki kadının, Meryem’le Leyla’nın hikayesini okurken ağlamamak mümkün mü? Birbirlerine kol kanat germelerini, vefanın bu kadar kısa sürede canından olmak pahasına büyümüş olması. Ah Meryem co, aklımın bir köşesinde bir yer edindin seni unutmak mümkün mü?