İbn-i Haldun ne kadar anlamlı söylemiş: Coğrafya kaderdir. Yazarın ilk okuduğum kitabı Uçurtma Avcısı’da bir savaş içinde anlatılıyordu. Haberlerde gördüğümüz savaşları politik-siyasal nedenlere bağlarken ya da tarihte gördüğümüz savaşları neden sonuçlarıyla ezberlerken savaşı yaşamış insanların hikayesini düşünemiyoruz. Yiten aileleri, verilen canları, güzel anıları olan sıcak evlerin yıkımını, göç zorunluluğuna tutulan canları... Kısacası insanı insan yapan maharetleri göremiyoruz savaşın ardından. Kitap insana farklı bir bakış açısı katıyor, savaşın ardından yaşanmış derin izleri gözünde canlandırmayı sağlıyor.
Leyla-Kendimi geri dönmek zorunda hissediyorum burada kalmak doğru gelmiyor.
Tarık-Emin misin isteğin bu mu ?
Leyla-Tek şartla eğer sen de dönmek istersen.
Tarık- Ben seni dünyanın öteki ucuna da gitsen izlerim Leyla