Öyle niteliksiz kitaplar övülüyor ki sitede, bu kitaba geçen haftalarda yaptığım yorumu değiştirmek istedim çünkü Zambra'ya haksızlık ettiğimi düşünüyorum. Hikaye, dümdüz bir çizgide takip etmiyor ve ana hikaye, kitap boyunca yan yollarla destekleniyor. Bu, benim çok hoşuma giden bir tarz değil ama yazarın edebi yeteneğine değinmeden bu incelemeyi bitirmek benim ayıbım olur (olmuştu). Kitap okumayı değil, edebiyatı seviyorsanız Zambra gibi yazarları okumalısınız derim.
Kitap yazmaya çalışan bir adam, üvey kızını uyutmak için anlattığı ağaçların özel hayatını konu alan masallar, o gece eve gelmeyen eşi veronica. Veronica nın eve neden gelmemiş olabileceğinin farklı ihtimalleri. Konu bunun üzerine kuruluyor. Fakat öyle bir anlatım tekniği var ki yazarın acaba o an bahsedilen şey gerçekte mi yaşanıyor yoksa adam kitabına mı yazıyor bunları anlayamıyorsun. üvey baba ve çocuk arasındaki ilişki farklı anlatım tarzıyla çok çok güzel işlenmiş. akıcı şekilde okunan, okumanızı tavsiye ettiğim bir kitap. Şilili yazarın diğer kitaplarını da okuyacağım mutlaka.
kitap yazmıyorum, öyle bir hayal var, pembeli membeli bir rüya işte bu da... ama herhangi bir çaba, ele bir kalem alma olayı değil. daha çok "kitap yazmak" hayali değil de "kitap yazmış olmak" hayali belki...
zaman zaman esiyor ama öyle; diyorum yazdığım onlarca şeyin (şey diyorum çünkü bir adı yok) bir orasından bir
Aslında bir roman yazma isteği de yoktu, sadece anılarını üst üste yığabileceği uygun ve korunaklı bir alan bulmayı arzuluyordu. Hafızasını bir çantaya tıkmak ve bu çantayı ağırlığı sırtını sakatlayıncaya kadar doldurmak istiyordu.