Mankurt
Bir mankurt kim olduğunu, hangi soydan, hangi kabileden geldiğini, anasını, babasını, çocukluğunu bilmezmiş. İnsan olduğunun bile farkında değilmiş. Bilinci, benliği olmadığı için, efendisine büyük avantaj sağlamış. Ağzı var, dili yok, itaatli bir hayvandan farksız, kaçmayı düşünmeyen, bu yüzden hiç tehlike arzetmeyen bir köle imiş. Köle sahibi için en büyük tehlike, kölenin başkaldırması, kaçmasıdır. Aman mankurt isyanı, itaatsizliği düşünemeyen tek varlıkmış. Efendisine köpek gibi sadık, onun sözünden asla çıkmayan, başkalarını dinlemeyen, karnını doyurmaktan başka bir şey düşünmeyen bir yaratık...
Sayfa 145Kitabı okudu
Bir ben bileceğim oysa Ne âfat sevdim, Bir de ağzı var dili yok Diyarbekir Kalesi...
Reklam
“Ferhat Hoca uzun, üç şeref eli minareye çıkmış ezan okur gibi bütün dünyaya vaaz ediyordu. Yeni, güzel, görkemli, kanatlı düşüncelerini söylüyordu, insanlar her şeye, her şeye başkaldırmalı, diyordu. İnsanlar böyle uyudukça, insanlar böyle zulüm altında inlemeyi kabul ettikçe insanlığın bir sinekten ne farkı olur, insanlar, eğer en küçük bir
220 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Hangi taşı kaldırsam / Anamla babam / Hangi dala uzansam / Hısım akrabam / Ne güzel bir dünya bu / İyi ki geldim / Süt dolu bir torbayla / Şöylece çıkageldim / Kime elimi verdimse / Döndürüp yüzümü baktımsa / Kısmet kapıyı çaldı / Kör pınara su geldi / Ben şakıyıp durdukça öyle / Gülün kokusu geldi / Bebesi olmayana / Bunalıp da kalmışa / Acılarla
Ezgili Yürek
Ezgili YürekRuhi Su · Everest Yayınları · 200686 okunma
Bu ümmetin fidanları çocuklarımız kitabından yaptığım geniş özet
Bu ümmetin fidanları çocuklarımız yazar Nurettin Yıldız. Öncelikle kitabın 2 ana temasını verip sonrasında başlıklar ve altında not aldığım maddeleri sıralayacağım. 1.Aile Allah'ın onlara verdiği bir emanete sahip olduğu bilincinde olmalıdır. 2.yarının ümmetine bir fert yetiştiriyorsun. Unutma! senin çocuğun yarınki ümmeti Muhammed'in şekli
DİYARBEKİR KALESİNDEN NOTLAR VE ADİLOŞ BEBENİN NİNNİSİ
1. Varamaz elim Ayvasına, narına can dayanmazken, Kırar boynumu yürürüm. Kurdun, kuşun bileceği hal değil, Sormayın hiç Laaaaal... Kara ferman çıkadursun yollara, Yârin bahçesi târümar, Kan eder perçem Olancası bir tutam can, Kadasına, belâsına sunduğum, Ben öleydim loooy... Elim boş, Ayağım pusu. Bir ben bileceğim oysa Ne âfat sevdim. Bir de ağzı var dili yok Diyarbekir Kalesi...
Sayfa 95 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Reklam
982 öğeden 851 ile 860 arasındakiler gösteriliyor.