Ah deniz, ah mavi sonsuzluk Büyüyen dalgaların, med cezirlerin İşte sığındım sana kötülüklerinden kaçıp İnsan kardeşlerimin ... Ama hiçbir şey yetişemedi senin sonsuz maviliğine Mavi sonsuzluğuna Küçük bir ada olsaydım derdim Issız, kederli, çorak Karışıp gitseydim sana Dünyadan ve dertlerden uzak Ah deniz, ah mavi sonsuzluk Büyük, dürüst ve temiz Ahh! Denize benzeyen insanlar Nerdesiniz, nerdesiniz...
Ah Vuslat ahh “tanıdık bir his”
Pencerelerinden ışık sızan evlere bakarak, böylesi evlerde yaşandığını sandığı mutlu hayatlara imreniyordu.
Sayfa 66 - Koridor YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
“Ah deniz, ah mavi sonsuzluk büyük, dürüst ve temiz ahh! Denize benzeyen insanlar nerdesiniz, nerdesiniz…”
Sayfa 11 - Doğan KitapKitabı okudu
Ah Derya Ahh
Dün gece abimlerde hayatıma baktım. Vaktiyle birbirinin gözünü kamaştıran iki aynanın arasında, onların birbirlerine yansımasıyla yok olan bir görüntü kalıntısı olduğumu gördüm. Kendime çok acıdım.
Sayfa 123Kitabı okudu
Mavi Sonsuzluk
Ah deniz, ah mavi sonsuzluk büyük, dürüst ve temiz ahh! Denize benzeyen insanlar nerdesiniz, nerdesiniz...
Reklam
Ah be Martinim Ahh :(
"Sen de biliyorsun ki aslında benim hatırım için yapmıyorsun bunu Martin, kendin için yapıyorsun. Eminim sigara sana da zarar veriyordur. Ayrıca herhangi bir şeyin kölesi olmak, tütün bile olsa hiç iyi bir şey değildir.” Martin gülümsedi. “Ben her zaman senin kölen olacağım.” “Bu durumda sana emir vermeye başlayacağım.” Muzipçe ona bakarken derinlerinde bir yerde daha şimdiden bunun yerine en önemli isteğini söylemediğine pişman olmuştu bile. “Emirleriniz can baş üstüne majesteleri."
Ah ahh
Ömrüm "memleket yıkılıyor" teranesini dinlemekle geçti, memleket filan yıkılmadı ama nedense yıkılan hep memleketin çocukları oldu.
ahh!
Bıçağın ucundaydı insanların hafızası "İnsan unutandır ve insan unutulmaya mahkum olandır."
Ahh ah..
"Ama biliyor musun, kadınları en çok kocaları öldürüyor, en yakınındakiler yani. Uzağındakiler, yabancılar değil de en güvendikleri, en çok, 'Bana kıyamaz,' dedikleri."
Sayfa 134 - İnkılâp Kitabevi
Reklam
Gelmeli/ Olmalı Artık!
Susuzlukla öpmeliyim koynumdakini çınarcana silmeliyim tozunu yıldızların kırlangıç yuvadan savrulurcana arı uçarcana bal kokusuna gül sabaha vururcana güzelliğini kozasını delercene ipekböceği çıkmalıyım eski günden yeni bir güne insan olduğumu haykırmalıyım ah yaaa! gülmeli içim dışım dostlarım ışımalı içim dışım ormanca bitmeli kahpelikler puştluklar güneş vurmuş dağlar gibi balkımalıyım aydınlık sular gibi gülmeli çakıllarım taşlarım çiçekli badem gibi çıkmalıyım sabaha Ahh Yaaa!
Ah bu babalar ahh...
Annem bizi deniz kenarında bir tatile götürmüştü. Babam bizimle asla tatile gelmedi. Bize asla yüzme öğretmedi. Bize asla kumdan kaleler yaparken yardım etmedi. Biz onu asla mayoyla görmedik. Biz onu her zaman fi tarihinden kalma deri çantası, doktor kılığında tanıdık.
Ah insan ahh insan! Ne kadar da düşkünsün, ne kadar zayıf ne kadar da budalasın.
Sayfa 143 - Maşuk KitapKitabı okuyor
Ahh, Atatürk, ah ki ah! Sen ölmeyeydin ki… ölmeyeydin ki bizi çoluk çocuğa muhtaç etmeyeydin, hey aslanım yiğidim. Güzelim, babam…
Sunshine onu üzerinde hissetmenin verdiği keyifle neredeyse ağlayacaktı. Deri pantolonu en mahrem yerini okşarken dudakları dudaklarına işkence ediyordu. Yaptığı her harekette örgüleri oyna- şarak boynunu gıdıkıyordu. Bedeninde gezinen elleri ise günahkâr bir mükemmeliyete sahipti, her yerini araştırıyordu. Uzaklaştığında neredeyse bir itiraz
Sayfa 79
1.195 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.