Haziran 2018 Hikaye Etkinliği
Yazar: https://1000kitap.com/Readandthought Hikaye Adı : Civanmert Link: #30672509 Ormanda yürüyordum. Yüksek çam ağaçlarının yeşilinin tüm tonları ile renk cümbüşüne bezendiği, gökyüzünün masmavi berraklığı ile güneşin billur ışığının birlikte bu doğayı daha da güzelleştirme konusunda adeta yarışıyorlarmışçasına
Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde. Berbattı, Bir şiire böyle başlanmazdı. İç ses diye söylendim, Ardından Yıldırım Gürses... Aptal aptal güldüm bir de buna. Ayşecik
Reklam
Bu da belə
Ve son olarak, kitabın ismini nasıl buldum? Eh, kitaba birçok isim verdiğim oldu. Bir ara ismi "Gece Yansından Çok Sonra" idi. Bir süreliğine "İtfaiyeci"ydi. Ama bu isimlerin hiçbirini beğenmedim. Sonra kendime, "Eh, kitaplar kaç derecede tutuşup yanar?" diye sordum. Sonra UCLA'in fizik bölümüne ve kimya bölümüne telefon ettim. Başka birkaç üniversiteyi aradım. Kimse bilmiyordu ve görünüşe bakılırsa kimse bu bilgiyi benim için arayıp bulamıyordu. Sonunda kafamda bir ışık yandı ve itfaiye teşkilatını aradım. "Beni itfaiye şefine bağlayın," dedim. Buranın, Los Angeles'ın itfaiye şefine ulaştım ve, "Kitap kağıdı kaç derecede tutuşup yanar?" diye sordum. "Bir saniye, hemen geliyorum," dedi. Geldi ve, "451 Fahrenheit," dedi. Ben de, "Ah, bu güzelmiş," diye düşündüm. Bu kesinlikle güzel. Mükemmel. Sonra tersine çevirip "Fahrenheit 451 " dedim ve işte size kitabın ismi. Ve önümüzdeki birkaç yıl içinde santigrat ölçeğine geçersek büyük hayal kırıklığı yaşayacağım
PİRİNÇ pirinç ülkesi pervazlarda beliren ilk bir erik yeşili gibi dağılan tepelere güneş nasıl kayarsa gölge-tarlaların üzerinden kalem öylesine kayıyor pirinç kelimelerle bu sabah yatağımın kenarında
Sıradan kitap alıcılarına gelince, eh, onların sahne gerisindeki sıkıcı ayrıntıların tümünü bilmesi gerekmez, öyle değil mi? Kuşkusuz hayır. Onlar bugüne kadar ne zaman bildiler ki? (*) (*) İlk basılan yapıtım için verdiğim partide harika romancı Howard Jacobson beni kanatlarının altına aldı: "Sanırım bu oyunda yeni birisi olarak kitap dünyasının basında durmadan birbirlerinin reklamını yapan durumu iyi bir grup büyük kentli yazar tarafından idare edildiğini düşünüyorsun, değil mi?" dedi. Acemi ve kıskanç bir taşralı gibi görünmemek için güldüm: "Ah, hayır, eminim 'aslında' öyle idare edilmiyordur." Eliyle köşedeki bir grup insana işaret ederek, "Tabii ki öyle idare ediliyor ve işte onlar şuradalar'', dedi.
Sayfa 51 - Kahramanımız Nerdeyse Berlin'i Yerinden Sarsar, Geri Çekilir ve Dr. Franz Blei ile Arkadaş Olduğuna SevinirKitabı okudu
Nasıl olurda bir insan, küçük bir ev, bir eşi, iki çocuğun olsun istemez? Ah, buldum işte: bu bakımdan o da sana benziyor. Sen, yetmez bunlar demez miydin?
750 öğeden 771 ile 750 arasındakiler gösteriliyor.