SÖYLENCE akdeniz gülüşlü bir çocuk olsaydın ağzının kıyısından uçarılıklar biriktiren yüzünde bin bir haylazlıkla sevseydin beni yüreğinden beyaz kuşlar uçardı yüreğime dokundukça portakal çiçekleri dökerdi sevilmekten ürpertili dingin gövden ah çocuk ah kadın ah sevgili sözlerin aşkı anımsatsa da gülüşünde onmaz acılar gizli.
Sayfa 56
Güzel cümleler kurabilirdik sen ve ben...
Sen ayakta tuttuğun güçlü taş duvarlardan bahsederdin bana, ben ise tutunduğum gökyüzünden. Elbet bir sessizlik bulurduk oturup anlamlandıracak, tamamlayan bir yanımız olurdu susulanları. Sanma ki zaman ihtiyarlamıyor biz geciktikçe, sanma ki ben hiç bir şey bilmedim değişmedim. Duvardaki saatin tıkırtısını gece yarılanadek çok dinledim ben. Her gece söz yuttum satır yarattım. Huzur hep kurtuldu, mutluluk hala masum korkma. Sen ve ben öylece durabilirdik yan yana. Inşa edilmiş en zıt iki parça gibi çirkin olurduk belki, belki de öyle güzel düz vadilerce. Sanma ki karanlık ışığın gücüne yenik düşüyor.. Gördüm, göz yumuyor sadece ve bize tahammül ediyor. Ne çok şey biliyorum bak sen yokken ve bunca cahilken benden yana. Aklım düşüyor, aklıma düşüyor tüm bunlar. Tutmuyorum artık hiçbir şeyi. Ah !Denizi özleyebilirdik işte tam şimdi. Eminim kuşlar konsun diye var o sakin dalgalar, koca deniz bize niye durulsun ki. Öyle uzak öyle sonsuz ve öyle yüce.. Olsun el olurdu en çok, biz yine de saklardık onu içimizde. Bak, elimde tutum tuttum da vazgeçtim adımdan, kendim düştüm kendime büründüm. Sardım kirpiklerimi, dudaklarımı gölgeye çektim. Sanki dağıldım da tam oldum, biriktim ama yetmedim. Korkma! Duvarlar yıkılmaz gök çökmez. Say ki ben sadece gülümsedim...
Reklam
Kuşlar sanki yaralı, benzin sararmış gamla, Duymak güneşin, rengin bizi bıraktığım. Günler günü vefasız leyleklerin akını. -Ah uzak palmiyeler ... Kaçmak, seninle, yazla.
Sayfa 72·Kitabı okuyor
Annem başucuma süt koyardı içeyim diye Merhamet çok unutkan ah merhamet Ben, kuliste tek başına ağlayan bir şöhret Yalnız kalmasın diye salonu kulise taşıdım epey zaman evvel Hepimiz kuliste yalnız kaldık ne çare Dindar kuşlar öterken vakitli Ve vakitsiz havlayan müşrik köpeklere Elimi kulağıma atıp aryalar okudum Sesim detone
Sayfa 35·Kitabı okudu
Güz Mektupları – 5. Mektup
Güz Mektupları – 5. Mektup Bu sabah her şey, suskun bir hüzne benziyordu.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.