Ama beni hiç durmadan insana doğru çekti bu yanıp tutuşan yaratma isteğim; taşı böyle arar çekiç de.
Ah bir bilseniz , nasıl bir yontu taştır benim için,o yontular yontusu! Ah, taşların en sertinde ,en çirkininde mi uyumalıydı böyle!
Azgınca vuruyor şimdi çekicim, acımadan vuruyor onu tutsak eden taşa. Yongalar savruluyor: Varsın savrulsun !