Barbarların Yaktığı Köyler Ahalisine
"Bilmem beni hatırlıyor musunuz? Ben sizi asla unutmadım. Zira, köylerinizin viraneleri içinden geçerken kadın, erkek, genç ihtiyar, çoluk çocuk hayran, ürkek ve mahçup çehrelerle, yumuşak yastıklarına yaslandığımız otomobillerin etrafını aldığınız zaman hayatımın en derin, en büyük, en yüz kızartıcı utancını duymuştum. Utanç ise, kıskançlık
"Ah! Erkeklerin sevgisine inanmak, onların sadakatine aldanmak ne büyük bir kabahat! Ah biz zavallı kadınlar! Biz evlendiğimizde sanıyoruz ki bir koca, bir yoldaş alıyoruz. Halbuki erkekler bize o gözle bakmıyorlar. Onların evlendiklerinde eşlerine verdikleri değer, satın alacakları bir beygir veya bir arabaya verdikleri değerden azdır."
Reklam
206 syf.
·
Not rated
 Ah, Anne romanı takıntılı, mazide yaşayan bir anne ile yüzü geleceğe dönük oğlu arasındaki çatışmayı konu edinir. İstanbul’un kalburüstü ailelerinden birine mensup olan Nedim, anne baskısı altında, neredeyse kimseyle görüştürülmeksizin eski usullerle büyütülmektedir. Fakat Nedim’in hayalleri büsbütün başkadır, o Batılı bir eğitim almak ister. Sonunda kazananlar oğullarını kendilerine saklayan, kendi mutluluklarından başka bir şey düşünmeyen anneler mi yoksa yenilik yanlısı sevdalılar mı olacak? Kendi kararlarını verebilen kadınlar mı yoksa evinden çıkmayarak boyun eğenler mi? Yanıtlar yaklaşık yüz yıldır dergi sayfalarında bugünün okuruyla buluşmak için bekleyen romanın satırları arasında gizli.
Ah, Anne
Ah, AnneFazlı Necip · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021492 okunma
Ah biz Kadınlar :)
"Beni bu hale getiren sizin elleriniz, o sizin dokunuşunuzdaki inceliğe, kadınlığa bakarak insanın ağlamak istediği güzel kadın elleri değil mi?"
Sayfa 61 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
Sanrı
Geçti küçük kız, her şey geçti. Biraz delilik, bolca intahar, yüksek sesli kahkahalar, Ay doğuyor dilek tut! Kadehlerin içinde birikmiş çocukluk sancıları, asla affedilmeyen yaralarıyla analar,babalar. Kadehlerin içinde tükenmiş gençlik sanrıları, hiçbir zaman hatırlanmayacak yeminler, sevgiler, sevişmeler. O kadehlerin içinde bir kıvılcımla yanacak sönecek başlanmamış hayatlar, umutlar, geride bırakılmış belkiler. Masalarda umarsızca dans eden kadınlar ve onları izleyen hayattan kaçan adamlar, bir çocuğun gülüşünü görmeyecek kadar sarhoş insanlar. Ah o kadehlerin içinde her gece kendini affedip sabahına bir köle gibi uyanan yüzlerce insan, aç gözünü küçük kız, Gül dünyaya. Geçti küçük kız, her şey geride kaldı. Ay doğuyor, Dilek tut.
susarak bir şeyler
"Senin ayrılacağını pek düşünemiyordum." Ah siz kadınlar! Düşünceleriniz her zaman yarım yamalaktır: 'Pek bir şey yapamazsınız, her zaman. "Kurallara, gereğinden çok uyan bir davranışın vardı." Görünüşe aldanmamalı bayan Bilge görünüşe aldanmamalı. (Telefonda o gün Bilge'yi bulsaydım ne yapardım albayım? "Bunalımlarımı belli etmek istemiyordum." Sustular. Belki bu susuşla bir şeyler demek istiyorumdur; kim bilir?
Sayfa 140Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.