Mescid-i Aksa
Rahman'ın merhametine sığınıp, Resul'üne selamla. Ey! Son nefesinde dahi "ümmeti, ümmeti" diyen Resul'ün ümmeti, hani neredesin? Sanırsın gözlere perde inmiş de görmez olmuş zulmü, Sanırsın yüreği katrana bürünmüş de hissedememiş Aksa'yı , Uyan! Ey ümmet , uyan! Sevgilinin miraçla yükselip, ümmetin namazla şereflendiği Aksa'ya uyan! Sahi kimsin sen, neredesin sen? Görmez misin haremine değen namahrem eli, Duymaz mısın Aksa da Resul'ün kokusunu, Ah, bir yanda da Saf saf dizilmiş imanın neferleri, Yürekleri Aksa da gözleri Beytullah da, Yağarken sicim gibi bombalar üstlerine, Dillerinde tek bir kelam "Muhakkak ki Allah'ın zaferi yakındır!"diyen. UYAN ,EY ÜMMET UYAN KARDEŞİNİN YALNIZLIĞINA UYAN!
Gönül Nûr-i cemâlinden Habibim bir ziyâ ister, Gözün Hâk-ı rehinden ey Tâbîbim tûtiyâ ister. Safây-ı sineme zulmet veren; jeng-i günâhımdır Aman ey kân-ı ihsân zulmeti kalbim cilâ ister. Yetiş imdâde ey şâh-i Risâlet, rûz-i mahşerde, Ki derdi bîdevây-ı mâ’siyet senden şifâ ister. Ne âb-ı dîdeden rahat, ne âh-ı sineden imdâd. Benim bâr-ı günahım lütf-i şâh-ı enbiyâ ister. Sarıldım dâmen-i ihsânına ey şâfiî ümmet, Dahîlek yâ Muhammed, hasta cânım bir devâ ister. Gül-i ruhsârına meftûn olanlar şüphesiz sensiz Ne Mülk-ü mâl-ü câh ister, ne de zevk-u safa ister. Nola bir kere şâd olsa cemal-i bâ kemâlinle, Ki kemter bendeniz Es’ad sana olmak fedâ ister.
Muhammed Es'ad Erbili
Muhammed Es'ad Erbili
Reklam
Ah burda olsaydın...
Burda olsaydın, kızardın bana, Ömerce yükselişlerime dur derdin. Burda olsaydın, burda benimle evde oturmaz koşardın ihtiyaçlı olana. Burda olsaydın öfkemi dindirirdin. Hayır derdin, Hayır itham etme. Dikkat et... Burda olsaydin Kur'an okurdun. Yeryüzünü okurdun ve tüm çocukların gülüşlerini. Burda olsaydın dengeler umrunda olmazdı ve
Yahya Kemal Beyatlı’nın “ezansız semtler” başlıklı yazısını yorumsuz istifadenize sunuyoruz. Kendi kendime diyorum ki: Şişli, Kadıköy, Moda gibi semtlerde doğan, büyüyen, oynayan Türk çocuklarının milliyetlerinden tam bir derecede nasip alabiliyorlar mı? O semtlerdeki minareler görülmez, ezanlar işitilmez, ramazan ve kandil günleri hissedilmez.
Gönül Nûr-i cemâlinden Habibim bir ziyâ ister, Gözün Hâk-ı rehinden ey Tâbîbim tûtiyâ ister. Safây-ı sineme zulmet veren; jeng-i günâhımdır Aman ey kân-ı ihsân zulmeti kalbim cilâ ister. Yetiş imdâde ey şâh-i Risâlet, rûz-i mahşerde, Ki derdi bîdevây-ı mâ’siyet senden şifâ ister. Ne âb-ı dîdeden rahat, ne âh-ı sineden imdâd. Benim bâr-ı günahım lütf-i şâh-ı enbiyâ ister. Sarıldım dâmen-i ihsânına ey şâfiî ümmet, Dahîlek yâ Muhammed, hasta cânım bir devâ ister. Gül-i ruhsârına meftûn olanlar şüphesiz sensiz Ne Mülk-ü mâl-ü câh ister, ne de zevk-u safa ister. Nola bir kere şâd olsa cemal-i bâ kemâlinle, Ki kemter bendeniz Es’ad sana olmak fedâ ister. Muhammed Es’ad Erbili Hazretleri rahmetullahi aleyh
Ah Be Kavganın Şairi...
"Annem benim için dua eder, 'cümle ümmet-i Muhammed'in çocukları ile beraber' diye de eklerdi. Ben yerimi annemden öğrendim." İsmet Özel
Reklam
117 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.