Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ah vefa! İnsan türünün en önemli özelliklerinden biriydin sen. Acaba türümüzün başka hangi özelliklerini kaybettik, acaba hangi özelliklerini taşıyoruz; acaba insan denince hatırlanıyor muyuz?
Elden Gider 1. Sâkîyâ mey vir ki bir gün lâle-zâr elden gider Çün irer fasl-ı hazân bâğ ü behår elden gider 2. Her niçe zühd ü salâha mâil olur hâtırum Gördügümce ol nigârı ihtiyâr elden gider
Reklam
Ah vefa, insan türünün en önemli özelliklerinden biriydin sen..
Sayfa 52 - Şule YayınlarıKitabı okudu
"Ah, vefa! İnsan türünün en önemli özelliklerinden biriydin sen. Acaba türümüzün başka hangi özelliklerini kaybettik, acaba hangi özelliklerini taşıyoruz."
Sayfa 52 - Şule YayınlarıKitabı okudu
Ah, vefa ! İnsan türünün en önemli özelliklerinden biriydin sen. Acaba türümüzün başka hangi özelliklerini kaybettik.
Ah, vefa! İnsan türünün en önemli özelliklerinden biriydin sen.
Sayfa 52
Reklam
Oh, ey yâr-ı bî-vefâ! Bilmem, Bu soluk renkli, münkesir, ebkem Bu hayali tanır mısın acebâ? Dest-i bî-rahm-ı lehv ü lû'bunla Kırdığın, sonra attığın, ey mâh! O, benim aşkımın hayalidir âh!
Sayfa 209Kitabı okudu
Aşk, vefa, saadet... Hep birer yalandan ibaretti. Ve o, esasen bunları bildiği halde nasıl inanmış, hakikate karşı gözlerini nasıl kapayabilmişti? Nihayet bir gün yine böyle olacak de­ğil miydi? Ah bu erkekler!
Aşkın lâlezarıyım; toprağım susuzdur ey Leyla mahkûm ve ketum; hicran uykusuzdur ey Ruhumun aynaları hasretinle sevişir Merhamet asumanım neden bulutsuzdur ey Rengârenk bir baharla tutuştu ufuklarım Hüznümle, isyanımla hayal umutsuzdur ey Masiva mihverinde bunalan bir gölgeyim Lekeli iklimlerde kalbim kanatsızdır ey Kin ağacı intihar damlatıyor ömrüme Derbederdir ümranım; sergüzeşt tatsızdır ey Sızıyor ellerimden gecenin gözyaşları Lanetli pusularda karanlık mutsuzdur ey Mana üzgün hicabın yıpranan perdesinde Meğer irfanım nakıs, erdemim yurtsuzdur ey Açıyor kapısını dört yanımdan sonbahar Yeryüzü neden böyle virandır, ıssızdır ey Cevriyle eriyorum belalı duyguların Bencildir aşiyanım, riyakâr, hissizdir ey Umutlarım ölüyor sokak aralarında Lisanım ıstırabın kahrıyla sessizdir ey Bunalıyor, ağlamak istiyorum. Nafile Gözlerim kıvılcımlar dergâhı, yaşsızdır ey Muamma ummanıdır sinemin; andır vefa Vehimdir, ihtirastır bedenim, başsızdır ey Visalin esrarına hayranım, ama heyhat Hicret ah, belki hicret; buğday başaksızdır ey
Reklam
Ah ile vah ile sararıp solma Yazık şu geçirilen ömre yazık Erkekte vefa ne gezer hanımlar Bozuk hepsinin mayası bozuk
Düne kadar kafamın içinde dolananlar tekrar harekete geçerse, hiçbir diyar derdime derman olamaz. İşte bu yüzden yürüyorum. Yine de belli bir amaç doğrultusunda yürümediğim için, dört yanımı bulanık fotoğraflarla kaplamışlar gibi bir buhranın içindeyim. Üstelik bu ucu bucağı belli olmayan buhran bulutlarının ne zaman dağılacağını kestiremiyorum. Ve artık ömrüm ne kadar vefa ederse -elli yıl mı olur, altmış yıl mı- ben ne kadar yürüsem de, ne kadar koşsam da bu bulutların dağılmayacağından hiç şüphem yok. Ah, çok sıkıldım. Bu sisli geleceği alt etmek için değil, durulamadığım için yürüyorum aslında. Yoksa ne kadar çabalasam da bu işten sıyrılamayacağımı biliyorum.
671 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.