Egzersizi baştan alalım: "Ahhh! ohhh! Ah anne! Tanrım, Tanrım, Tanrım, Tanrım. Bakire Meryem aşkına!" Kurbağa pozisyonu alın,fısıldayın: "Hayır, hayır, hayır!.. Evet!
evet! evet!" Aftta kalın! Fısıldayın, inleyin, bağırın.
Şehvetperestlik, libido, mazokizm tam gaz ileri! "Ahhh!
Ayyyy! Ohhh ... " Bitiş çığlığı gibi oldu! Daha tok! Daha haz alır gibi! "Ahhh! Ahhh" Sonra inişe geçin ... yorgun ama tatmin olduğunuzu hissederek "Ahh", ve bir - ve iki "Ahh" ve bir- ve iki "Oohhhohhh!" Orgazm gerçekleşti!
( Müzik yükselir. Seyirciye) Hanımlar sizi uyarıyorum:
Gelecek sefere sevişirken, "Ah anne, anneciğim!" derken sakın gülmeyin.
Ah zavallı memleket! Kendini tanımaktan
Korkar oldu nerdeyse!
Anamız değil, mezarımız demeli artık İskoçya’ya.
Yüzü gülmez oldu kimsenin,
Olan biteni bilmeyenden başka.
Ahı gökleri tuttu milletin, duyan yok.
En büyük acılar gündelik kaygılara
döndü.
Ölüm çanları çaldığı zaman kilisede,
Kimin için çaldıkları sorulmuyor bile.
Doğru insanların ömrü çabuk tükeniyor,
Şapkalarına taktıkları çiçeklerden daha çabuk!
Hasta olmadan ölüveriyor insan.