Çaresiz çocuklar;
Bir çocuk düşün 10 yaşında, sırtında çantası
Elinde ayakkabı boyası hayata atılmış
Minik elleri karalı, yüreği bu yaşta yaralı
Hayatın çilesi sırtında kalem tutan elleri
Doktor, öğretmen vs. Olmak için kurduğu hayalleri
Bir kış soğuğunda don tutan bedeni, su kaçırmış papuçları gözleri her gün nemli...
Onu görmeyen insanlığa ne demeli...
Kimi savaş mağduru, kimi maddiyattan dolayı mağdur
Kimi öksüz ve kimsesiz, çalışmaya mecbur kalmış bedeni. Her çocuk gibi değil her çocuk gibi olmak isteyip de şartların el vermediği bir zaman dilimi, savaş, yokluk, kimsesizlik. Oyuncaklar ile oynayacak yaşta olan bir çocuk iken sanayide kalem tutmak yerine anahtar tutan bir berberde makas tutmak, hayata çocuk yaşta atılmak... katledilmiş bir insanlık mutluluğu gülümsemesi elinden alınmış onca çocuk, dünyanın hengamesi içinde o yaşta mücadele eden çocuk... sırtında çantası elinde beslenmesi ile okul yolunda yürürken ona bakıp iç geçiren işçi çocuk....
Ahhh bu hayatta çocukların umutlarını yıkan annesinden babasından ayıran, gözleri önünde kurşuna dizilmiş bedenler kan çanağına dönmüş minik gözler....