Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Dert üstüne dert yığmanın,başımıza gelince hemen çekmek zorunda kalacağımız acıları önceden çekmenin ve yarının kaygısıyla bugününü zehir etmenin ne gereği var ki? Gün olacak, belki mutsuz olacaksın diye şimdiden mutsuz olman akılsızca bir iş kuşkusuz.
Sayfa 101
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Seneca
Seneca
“Mutlu yaşamak ile doğaya uygun yaşamak aynı şeydir. (…) O hâlde kendi doğasıyla uyumlu olan ve başka hiçbir yolla evde edilemeyen yaşam mutludur:Öncelikle zihnimiz sağlıklı olmalı ve kendi sağlığını kalıcı bir şekilde elde etmiş olmalı, sonra cesur ve dinç olmalı,
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı ÜzerineSeneca · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20217,4bin okunma
Reklam
Immanuel Kant
Bugün felsefe tarihinin en büyük filozoflarından biri olan Kant’ın doğum günü. 📌Immanuel Kant (1724-1804) Doğu Prusya’nın Königsberg kasabasında doğmuştur ve hep burada yaşamıştır. Alman felsefesinin kurucu isimlerinden biri olmuş ve felsefe tarihinin kendisinden sonraki dönemini belirleyici olarak etkilemiştir. 📌Kant'ın büyüklüğü şöyle
Ya Rabbi! Sonsuz şükürler olsun, yeni bir güne uyandırdığın için. Sonsuz şükürler olsun, verdiğin sonsuz nimetlere. Sonsuz şükür bize göz aydınlığı olarak verdiğin çocuklarımız için. Onları bize emanet ettin. Sen onları muhafaza et, koru. Bizi onlarla imtihan etme. Onları açık, gizli her türlü günahtan muhafaza et. Onları kitabını rehber
İnsanın kalbi , parlak bir ayna gibidir. Kötü ahlak ise , duman (is)ve zulmet (karanlık) gibidir. O aynayı karartıp Allahü Teâlâ'yı görmekten alıkoyar, arada perde olur . Güzel ahlak ise , kalben erişip o aynayı günah zulmetinden temizleyen nurdur, ışıktır.
Sayfa 22
GÜNÜMÜZ GENÇLİĞİ Okul hayatlarından kurtulan gençler ve özellikle babaları kendilerine söz geçirememiş olanlar, her türlü akıl dışı iş ve davranışa atılıyor, hiçbir davranış kuralını bilmiyorlar. Ahlaki davranış kurallarının sebeplerinden habersizler; tutunup dayanacakları bir esasları yoktur ve hayatın şiddetli zorlukları bunlara sıkı bir eğitim dersi vermedikçe, toplumun fevkalade zararlı organları olup kalırlar.
Reklam
Farabi günümüz siyasetçilerini görse kahrından ölürdü...
Farabi gibi felsefeciler ahlakı siyaset için de değerlendirmişlerdir. Nasıl ki toplumun ken­ di içinde ahlak, aile ahlakı, iş ahlakı gibi değerlerden bahsediyorsak, devlet ve toplum ilişkisinde iki tarafın da birbirine karşı ahlaki normlarla yaklaşması doğru olandır. Siyaset ahlakı, siyasetçilerin görevlerinde nasıl davranması gerektiğinin ve nasıl olması gerektiğinin tanımıdır. Hayatın her alanında ahlaki kurallar çok önemlidir. Ancak bu kurallar siyasette daha da önem­lidir. Siyasetçi iyi olanı gözetmek, doğrunun yanında olmak ve yalan söylememekle mükelleftir. Kendi çıkarları için değil, toplumun çıkarları için hareket etmeye zorunludur.
Sayfa 81 - Destek Yayınları | Felsefe: 23Kitabı okudu
.... Neden “Sosyalizm” ? Albert Einstein, Mayıs 1949: Ekonomik ve sosyal konularda uzman olmayan birisinin sosyalizm üzerine görüşlerini açıklaması önerilebilir mi? Bunun birkaç nedenle olabileceğine inanıyorum. Öncelikle soruyu bilimsel bilgi açısında ele alalım. Astronomi ile iktisat arasında önemli yöntemsel farklılıklar yokmuş gibi
Devlet...
Devlet, sınırları çizilmiş belli bir arazi üzerinde, amacı ekonomik faaliyetlerde bulunmak olan tarafların bir araya gelmesi demek değildir. Devlet, fizik ve ahlak bakımından birbirine benzeyen bir insan toplumu teşkilatıdır, nesillerini daha iyi yetiştirmek ve Allah'ın ırklarına Allah tarafından gösterilen hedefe ulaşmak için kurulmuştur. Bir devletin gayesi ve manası yalnız budur. Ekonomi, bu görevin yerine getirilmesi için lüzumlu olan birçok vasıtadan sadece bir tanesidir. Ekonomi devletin ne sebebidir ne de amacıdır. Devletin tabiata aykırı olarak yanlış bir temele oturtulması hali istisnadır. Devletin devlet olarak mutlaka sınırları belli bir arazi üzerinde bulunmasına lüzum olmadığının izahı da buradadır. Bu şart ancak soydaşlarının geçimini kendi imkanlarıyla temin etmek isteyen, yani beka mücadelelerini kendi imkanlarıyla yürütmek isteyen milletler için zorunlu olur. Fertlerin hayatlarının feda edilmesi ırkın bekasını temin için zaruridir. Bir devletin oluşumu ve yaşaması için başlıca şart, karakter ve ırk birliği temeline dayanan bir dayanışma hissinin mevcut bulunmasıdır ve her vasıta ile bunu korumak için kararlı olmaktır. (sf.105) Gerçekte devletleri yaratan ve muhafaza eden güçlerin neler olduğu sorulursa, buna verilecek cevap şu şekilde ifade edilebilir. Ferdin toplum uğruna fedakarlık ruhu ve iradesi. Bu faziletlerin ekonomi ile hiçbir ilgisi olmayışı, insanın ekonomi için kendini hiçbir zaman feda etmeyişinden ileri gelir. İnsan bir iş için ölmez, bir ideal için ölür. (sf. 106)
392 syf.
9/10 puan verdi
"Servet arıyorsan Hindistan'a git. Öğrenmek ve bilgi sahibi olmak istiyorsan Avrupa'ya git. Saray ihtişamı görmek istiyorsan Osmanlı İmparatorluğuna gel." Demiş yazar...Bir sonraki kitap 2. Dünya savaşında Türkiye isimli bir kitap.Kitap çok ilginç olaylar anlatıyor. Ama gerektiği gibi değerlendirilmediğini düşünüyorum. Döneme duyulan nefret yüzünden çok taraflı anlatılmış. Savaşta olabilecek herşey göz ardı edilerek... Nedense 1.Dünya savaşı için pek araştırmamız yok.Nadir kitaplardan birisi dönemi yaşayan yazar savaş sonrası kaleme almış... Savaşın getirdiği yıkım,ekonomik çöküntü,kayıplar,vs...bundan nemalanan bir kesim zengin...Ama hiçkimse bu isimleri zikretmez..mağdur kim? Savaş öncesi her ülke seferberlik ilan eder.Birçok iş alanında çalışan erkek olduğu için erkek nüfusta meydana gelen azalma üretimin düşmesine neden olur.dünyadaki diğer ülkeler bunun önüne kadınları istihdam ederek geçmiş..Biz bunu balkan savaşları ile acı bir şekilde tecrübe ettik.sosyolojik boyutta dağılan aileler,perişan kimsesiz çocuklar,vs.. bugün bir savaş olsa(Allah göstermesin) aynı hikayeler tekrar yaşanır.20 milyonluk istanbulu bugün doyurmak çok daha zor olurdu...Askerden kaçanlar için alınan tedbirler,fırsatçılar için alınan tedbirler,vs... ve daha nicesi yetersiz olabilir ama bunun sebebi ahlak yoksunu toplumun suçudur..
Birinci Dünya Savaşı’nda Türkiye
Birinci Dünya Savaşı’nda TürkiyeAhmet Emin Yalman · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201828 okunma
Reklam
RİYAKARLIK
RİYA: GÖSTERİŞ MERAKİ Riya, Kur’an’da insanın yapıp ettiklerini gösteriş olsun diye, Allah’tan başkasının rızasını ve övgüsünü kazanmak veya bir çıkar elde etmek niyetiyle yapması anlamında kullanılmıştır. Kur’an, müminin yaptığı her işi Allah rızasını gözeterek yapmasını emreder. İçtenlikle Allah’a imanı düstur edinen mümin, tüm söz ve davranışlarında Allah’a, Resûlü’ne, O’nun (cc) Kitabı’na ve mümin kardeşlerine karşı samimidir. Hepsine içten duygularla bağlıdır. Bunun için Peygamberimiz, dinin samimiyetten ibaret olduğunu ifade etmiştir (Buhârî, Îmân, 42). Bu yüzden görsünler, duysunlar ve beğensinler diye davranmak müminin davranışı olamaz. İnanan için esas olan Allah’a bağlılıktır ve O’nun takdirini, beğenisini kazanmak için hareket etmektir. Peygamberimiz de bu hususla ilgili şöyle buyurmuştur: “Kim görsünler ve duysunlar diye iş yaparsa, Allah kıyamet günü onun maksadının gösteriş ve insanlara duyurmak olduğunu ortaya çıkarır.” (Buhârî, Rikâk, 36) Diyanet İşleri Başkanlığı
Bir milletin, özellikle gençliğin ahlakı önemlidir. Çünkü milletin mukadderatı söz konusu olduğu yerlerde, onlar iş görecekler, kan dökeceklerdir. Gençlik kendini saran maddi ve manevi çevrede ahlak disiplini, ahlak örnekleri görürse, ahlaksızlığın daima izlediğinde emin olursa o zaman kendisi de sağlam ahlaklı olarak yetişir. Fakat gençlik kendisine sözle ahlakı telkin yapıldığı halde rüşvet, iltimas, dalkavukluk ve hokkabazlığın hakim olduğunu görürse işte o zaman onda ahlaki burhan başlar.
Muhafazakârlar maddi alanda hareket özgürlüğü ister. Üretim, endüstri, ticaret, iş, fiziki mallar, maddi servet konularında hükümet kontrollerine karşı çıkma eğilimindedirler. Fakat onlar insan ruhunun, yani insan bilincinin hükümetçe kontrolünü savunur; devletin sansür uygulamasını, ahlaki değerleri belirlemesini, hükümetçe bir ahlak sistemi oluşturulmasını ve bunun dayatılmasını, entelektüelleri yönetmesini savunurlar.
Sayfa 268 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
.... LİBERAL AHLAKIN ELEŞTİRİSİ Liberalizm, en genel tanımıyla: bireyselliği, kişisel özgürlükleri, serbest alım-satımı destekleyen, devlet otoritesini olabildiğince azaltan, bireysel tatmin ve karı olabildiğince arttırmayı hedefleyen felsefi düşünce akımıdır. Sadece felsefi görüş demekten hoşlanmıyorum aslında. Liberal düşünce siyasi ve ekonomi
Kazanırken neyi kaybettin?
Yalnızca, ilerdeki bir hedef için yaşamak, sığ bir şeydir. Yaşamı dağın tepesi değil, eğimleri ayakta tutar. Her şeyin büyüdüğü yerdir burası. Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı, Robert M. Pirsig Sosyal medya paylaşımlarında denk geldiğim bir şaka var: Antik felsefe “Ben kimim?” sorusuyla başladı, insanların yaygın kişilik sorunu yaşadığı
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.