Gençlik yıllarındayken insanın anne ve babalarına karşı verdikleri o bilinçsiz savaş, kendisini onların durumlarına gelince çok daha farklı yorumluyormuş meğer...
Hayatın tadı yok, günler karanlık,
Sensizlik çileye döndü be anne...
Gözlerine dalıp kalsam bir anlık,
Sesini duymadan olmuyor anne...
Yüreğime düşen, kor mu ateş mi,
Ömür çilelerle süren savaş mı?
Sana yakın sevgi, eş mi, kardeş mi?
Bu sırrı duygular çözmüyor anne...
Gönüller aynası, şefkat denizi,
Hayattan göçse de silinmez izi,
Gör, neye döndürdü yokluğun bizi,
Kimse senin gibi sevmiyor anne...
Nedense insanlar, hata yapıp, arkalarına bile bakmadan giderlerken, dönüşlerinde, bıraktıklarını yerinde bulamayacaklarını düşünmek bile istemiyorlar...