Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ahmet Cemil'le Mülakat
(...) –Evet, o akşam İstanbul'u terk ederken içimde unutulmanın, hiç kimsenin hatırlamadığı, bilmediği bir adam olmanın saadetini tadıyordum ve kendi kendime "Oh, diyordum orada o muhit–i bakir ve meçhulde, gurbete bir firaş–ı teselliye gömülür gibi gömüleceğim..." ve bu mezar–ı mensiyette geçecek olan her saati, her ân–ı hayatı, lezaizi yalnız kendime mahsus bir iksir–i teselli gibi tasavvuf ediyordum. Düşünün bir kere, bütün metaib–i hayat, bütün ıstırabat–ı ömür, bu sakin mezarda tatlı bir kulak çınlamasından ibaret kalacak ve annemle ben, bu iki heykel–i fütur, birinin gözlerinde yâd–ı mazi, öbüründe ama–yı istikbal başbaşa öyle yaşayacağız. Fakat efsus...Bütün hesaplarım yanlış çıktı... Daha ilk yılını geçirmeden annem öldü, zavallı vadide... Onu Arabistan'ın kızgın kumlarına gömdük. (...)
Ahmet Cemil'le Mülakat
Büyük hikâye üstadımız Halit Ziya Bey'in en şöhret kazanmış eserlerinden biri de Mai ve Siyah'tır. Malum olduğu üzere o değerli romanın kahramanı Şair Ahmet Cemil'dir. Akadaşımız Ahmet Hamdi Bey, aşağıdaki yazısında Ahmet Cemil'i yıllardan sonra hakiki bir şahıs gibi gördüğünü, görüştüğünü kaydediyor ve bu suretle bugünkü telakki ile otuz, kırk