Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gizem Aida Kara

Yaşamak, yaralanmak ve iyileşebilmekle yürünen bir menzil. Hayatı yeniden diriltebilmek için ufak ufak bir şeylerin ucundan tutarak başlamak gerekiyor.
Reklam
Unutmak yeri geldiğinde bir nimettir ama geçmişte bir türlü geçmez. Bilinç ve hafıza kötü anları unutmak için organize olacaktır muhakkak, bu bir sağ kalım stratejisi ama bilinçdışı bilinci içinden ve dışından sarıp sarmalar, her unutuş, her gömme kendi hatıra tohumunu bağrına eker kaçınılmaz olarak. O yüzden kaçınmak ve unutmak değil, hatırlamak ve iyilikle güzellikle şefkatle yorumlamaktır çözüm.
Biz hatırlamasak bile imgeler, izlenimler, kokular, kamaşma ve ürpe işler sağ kalır, çünkü unutulmuş bir anı, ekseri bir imgenin mahfazasında uykudadır. Zihin, bilinçli bir şekilde cımbızlayıp yapıştırarak kolaj bir geçmiş ve unutulmuş bir yaşam yaratabiliyor ama tuzağa düştüğü anlar, o dokunulmadan kalmış imge ve duyum parçacıklarıyla karşılaştığı zamanlar.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gizem Aida Kara tekrar paylaştı.
Sahici,halis bir hayat derin bir kederin içinden geçmekle elde edeceğimiz bir dönüşüme ihtiyaç duyar. Ümitsizlikle karşılaşıp onu aşmadan kişi asla gerçek varlığa ulaşamaz. Kederin ucuna yolculuk ettiğimizde orada bizi bekleyen bir uyanış bulacağız.
Reklam
Yaşamak yalnızca bizde başlayıp biten bir hal değil; yaşayarak dünyayı düzenleriz, insan olmak bu mesuliyeti bize dayatır. Başkasındaki yaşamı güçlendirdiğimiz, ısıttığımız, yeşerttiğimiz kadar bizim insanlığımız kendini gerçekleştirir. Bu nedenle başkasının acısı bizi insan olmaya çağırır.
Acılar paylaşılarak ve dayanışma ile hafifler ama sessizliği de öğrenmeliyiz. Gereksiz sözlerden kaçınmalıyız. Biz susmalıyız ve dinlemeye hazır bulunmalıyız acının tüttüğü yürekler ne zaman istiyorlarsa konuşmalı.
İnsan iyileşmek ve gelişmek için çok geniş kapasiteye sahip bir canlı.
Kalbe umudu geri getiren şey cesarettir. bir kez cesaret etmeye görün, hayat bütün yollarını önünüze serer. Güven ve ümit yok edildiğinde insan ruhu öleyazar çünkü ruh onlarla soluk alır ve canlılığını sürdürür. Kimi insanlar içlerinde saklı duran ve farkında bile olmadıkları o gücü çok zor şartlara maruz kaldıklarında fark ederler. İnsanın "has duruş"u büyük zorluklarla sınandığında ortaya çıkar.
Reklam
Bilinçaltımızda insanın masumiyetine, kötü insanların dahi askeri bir iyiliğe sahip olabileceğine dair bir inanç var. Saf kötülükle karşılaşmak bu varsayımı paramparça ediyor, bizi kırılganlığımızla yüzleştiriyor. Gerçek daha yakına geldiğinde canımızı acıtır.
Acısını içine gömmek ve onu suskunlukla sarmalamak zorunda kalan kişinin acısı daha büyük olacaktır.
Kötülüğün nereden ve nasıl geleceğini kestiremediğimiz durumlarda daha kolay örseleniriz.
265 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.