Şimdi bir güvercinin uçuşunu bölüşüyoruz Gökyüzünün o meşhur maviliğinde Uzun saçlı iri memeli kadınlarıyla Bir Akdeniz şehri çıkabilir içinden Alıp yaracak olsak yüreğini Şimdi bir güvercinin
Yıl:1994 Cumhurbaşkanı Demirel,Başbakan Çiller, Başbakan Yardımcısı Karayalçın toplu olarak Hakkari'ye gidiyor ve bizde onları takip ediyoruz. Program bitip dönüşe geçildikten bir süre sonra hemen ön koltuğumuzda yan yana oturan Demirel-Çiller-Karayalçın üçlüsünden Çiller'in kafasını uçağın camına doğru uzatarak,''Aaa Sayın Karayalçın,Akdeniz'in üstüne geldik''dediğini işittik...Çiller'in her söylediğine kayıtsız- şartsız evet dediği bilinen Murat Karayalçın mest olmuş bir edayla''Evet Tansu Hanım,Akdeniz üzerinde uçuyoruz'' karşılığını verdi...Tam o anda evrak okuyan Demirel istifini hiç bozmadan ve kafasını kaldırmadan aynen şu sözü etti:''Orası Akdeniz değil Keban Barajı...Akdeniz'in bu güzergâhta ne iş var?'' Çiller ve Karayalçın mahcup bir şekilde sustular...
Reklam
Seni de vururlar bir gün ey acı.. Uçuşup durduğun kanatlarından Sazın sözün türkülerin tükenir Ellerin koynunda kala kalırsın Şakaklarına kar yağıyor bilesin ey acı Gül açan yüzlerimizde Göğeriyor rengin senin de Biz seni ta eskilerden tanırız Hani göğüslerimize taş olur inerdin Avuçlarımızda Hira dağıydın Al atların tan yerine ayarlanmış
Acı seni de vururlar bir gün ey acı uçuşup durduğun kanatlarından sazın, sözün, türkülerin tükenir ellerin koynunda kalakalırsın
Akdeniz yaraşıyor sana Yıldızlar terler ya sen de terliyorsun Aynı ıslak pırıltı burun kanatlarında Hiç dinmiyor motorların gürültüsü Köpekler havlıyor uzaktan Demin bir çocuk ağladı Fatmanım cumbadan çarşaf silkiyor yine Ali dumdum anasına sövüyor saatlerdir Denizi tokmaklıyor balıkçılar Bu sesler işte sessizliğini büyüten toprak O sesinin
" Belki şehre bir f i l m gelir Bir güzel o r m a n olur yazılarda İklim değişir Akdeniz olur Gülümse " Kemal Burkay
Reklam
Evcilleştirilen ilk hayvanlar olan koyunların ve keçilerin, yaygın bir şekilde dinsel törenlerde kullanıldıkları ve kurban edilmek üzere yakın otlaklarda beslendikleri bilinmektedir. Daha da önemlisi, koyunlar evcilleştirilmeden önce, tekstil faaliyetlerinde değerlendirilmeye müsait olan yünden yoksundu. Darby'ye göre, uygarlığın ilk merkezleri olan Güneydoğu Asya ve Doğu Akdeniz'de tavuk, "beslenmeden ziyade, kutsal nedenlerle veya bir kurbanlık olarak" kullanılmıştır. Sauer şunu ekler; evcilleştirilmiş kümes hayvanlarının "yumurta ve et kaynağı olma niteliği, görece bu hayvanların evcilleştirilmelerinden sonra ortaya çıkan bir sonuçtur." Yabani sığırlar vahşi ve tehlikeliydi; ayrıca ne öküzlerin uysallığı ne de hadım edilmiş böylesi hayvanların sonradan değiştirilen et sertlikleri öngörülmüş olamaz. Büyükbaş hayvanlar ancak ilk tutsaklıklarından yüzlerce yıl sonra sağılmaya başlanmıştır; ayrıca çeşitli temsiller, bu hayvanların, ilk kez, dini geçit törenlerinde koşum hayvanı olarak kullanıldığını göstermektedir.
Sayfa 120
İlk kez 51’inci Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında Akdeniz Üniversitesi’nde sergilenen ve küratörlüğünü geçtiğimiz yıl 10’uncu yılını kutlayan Bant Mag. dergisinin gerçekleştirdiği “100 İllüstrasyonla Türk Sinemasının 100. Yılı” sergisinde Selvi Boylum Al Yazmalım’dan Ah Güzel İstanbul’a, Vurun Kahpeye’den Yalnızlar Rıhtımı ve Sevmek Zamanı’na hafızalardan silinmeyen 100 filme dair 20 illüstrasyon sanatçısının çalışmaları yer alıyor. İllüstratörlerin, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sinemacılar ve akademisyenler arasında yaptığı anket sonucunda belirlenen film listesini temel alarak beşer film seçip ürettiği çizimler; portreler, film sahneleri ve afişlerinden oluşuyor. Çizerler arasında çok sayıda genç yetenek var. Gökhan Akbaba, Saydan Akşit, Aykut Aydoğdu, Ezgi Beyazıt, Ethem Onur Bilgiç, Furkan ‘Nuka’ Birgün, Vardal Caniş, Can Çetinktaya, Berkay Dağlar, Burak Dak, Sedat Girgin, Sadi Güran, Mark Hale, Murat Palta, Naz Tansel, Asuman Tanyaş, Duygu Topçu, Mert Tügen, Ada Tuncer ve Mehmet Uluşahin’in çizimleri projede yer alıyor. Sergi, pazartesi günleri hariç her gün TÜRVAK Müzesi Sergi Salonu’nda 10.00 - 18.00 arasında gezilebilir. :)))))))
Akdeniz bölgelerinde onur adına işlenen suçlarda kurban olan hemcinslerim için acı çekerim. Az sonra hayatiyetine bir kürtajla son verilecek çocuklar için de, yaşama şansına sahip olduğu halde yoksulluktan ölen çocuklar için de, çok uzun zaman önce sunaklarda kanı akıtılan bakireler için de acı çekerim.
Yüreğim devamlı buhar basıncı altında bir kazandır.
Reklam
O zamanlar, Akdeniz 'in üzerinde, göğün mavisiyle denizin mavisi arasında süzüle bilmek için, bir kırlangıç olmadığıma yanardım.
Başkalarını ıstırabı karşısında insan yüreği bu kadar duygusuz kalırsa her şey boşunadır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.