EĞER DEĞER GÖRÜRSENİZ İSTEDİĞİNİZ ZAMAN,İSTEDİĞİNİZ YERDE BU YAZIYI KULLANABİLİRSİNİZ.PAYLAŞIN ARKADAŞLAR,İSTEDİĞİNİZ YERDE PAYLAŞIN Kİ BU KİTABI OKUSUN HERKES,EKSİK KALMASIN HİÇKİMSE.ADIMI KULLANMANIZA DA GEREK YOK.SAYGILAR...
“Önce içindeki, yüreğindeki zinciri kopar, başkaldır. Sonra dünyanın bütün zincirlerini kır, tekmil kötülüklere
Varlığım illa armağan olacaksa; ırkçılar ve yobazlar hariç, insanlığa, hayvanlara, bitkilere, dağlara, toprağa, toza, böceğe, çiçeğe, denizlere, aya, güneşe, yıldızlara, gezegenlere, akıl gözününün farkındalığına ermiş, ruhunu satmamış tüm her şeye armağan olsun... Irkçı, yobaz veya ruhunu satmış kimseler değilseniz, alınacak, gocunacak dilekler değil, her biri güzel dilekler. Evrensel nitelikler taşıyan, tüm varlıkların ortak paideleri. Salt bu ülke sınırları içerisinde var olabilen bir varlık olarak kabul görmüyorum kendimi, belki de ondan böyle düşünebiliyorumdur.
Sizi bilmem ama ben ancak böylesi güzelliklere varlığımı armağan edebilirim. Üstüne de üç elham okurum.
Önceleri bizim mahalleye armağan ediyormuşum, çünkü yaşam alanım, tanıdığım insanlar bizim mahalleyle sınırlı idi, sözgelimi benim ülkem mahallem idi. Mahallemdekilerin de sadece Türk olduğunu sanıyormuşum, işin komik tarafi kendim dahil herkesi Türk zannediyormuşum. Bana bunu hatırlattı ve cidden trajikomik bir olay; youtu.be/2IsxkPmH3Sc
Sonra bir bakmışım ilçe, il, bölge, ülke, tüm yeryüzü imiş varlığımı bağlayacak olan. Sonradan öğrendim dünyayı, hülasa her şeyi tanımadan bir gelecek çizilemez, dolayısıyla varlık armağan edilemezmiş. Kalkıp başka ülkelerin milliyetçiliğine karşılık ırka, soya sopa varlık armağan edersek, ne onlardan farkımız kalmış olur, ne de onların günahlarıyla aziz oluruz.
Benim andımı da ben kendim ederim, kimsenin üzerine vazife değil, çocuklara eğitim verilsin diye vardır okullar, inanç ve düşünce empoze etmek için değil.
"Bedeniniz zindanda olabilir yeter ki zihniniz özgür olsun"
Akıl ve inanç çatışması insanlığın binlerce yıldır sürdürdüğü tartışmalardan biri olmuştur. Boethius, bu iki kavramı uzlaştırmak için gayret gösteren ilk skolastik filozoftur. İnsanlığın düşünce körlüğü yaşadığı dönemde, antik düşüncenin ortaçağa aktarılmasında bir köprü olan Boethius, Platon ve Aristoteles'in eserlerini Latinceye çevirmiştir. Bundan 1500 yıl öncesinde, zindanda işkence görürken dahi düşünmekten ve üretmekten vazgeçmemiştir.
*Arka kapak yazısıdır. Kitabı tanıtmak amacıyla inceleme niteliğinde paylaşılmıştır.
“Her insanın seciyesi ve karakteri farklıdır.”
Her insan ayrı bir tecellidir. Bazısında merhamet bazısında cesaret bazısında hırs bazısında ise adalet.. Her insan ayrı bir yansıma, farklı bir düşünce. Yalnız düşüncenin değerini bilen insanlar diğer düşüncelere saygı duyar demiş Yaşar Kemal. Neden bunu başaramıyoruz. Başkasının düşüncesine,
Birinci kitap, gönül gözüyle gören, yüksek tansiyonlu bir düşünürün eseridir. Çoğu zaman Pascal’m ateşten harflerle yazılmış "Düşüncelerim"i anımsatır.
Unamuno, ruhunu kemiren kuşkuculuğu (scepticisme) yenmedeki eksikliğini, aklın duygu üzerindeki egemenliğini, duygu ve akıl arasındaki çatışmayı coşkulu bir dille anlatır bu kitapta. Bir yanda denetimi ele almak isteyen ama yok olup gitmeyi açıklayamayan düşünce, öbür yanda umut kapısmı aralamağa çalışan duygu.