Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Akıldışılık sadece sabitfikirden doğar"...
Sayfa 154 - Can Sanat YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kastların olduğu her yerde "üstün olan", aklını aşağı olanın yasasına teslim eder. Filozoflardan oluşan bir meclis, kendi akıldışılık ekseninde, herkesin akıldışılığı ekseninde savrulan atıl bir cisimdir. Eşitliksiz toplumun kendi kendini anla­maya, kendine doğal birtakım temeller bulmaya çalışması yararsız­ dır.
Sayfa 90
Akıl hep konuşmayı buyurur, retorik akıldışılık ise sırf sessizlik ânı gelsin diye konuşur.
Sayfa 86 - Küçümseme Toplumu, Retorik DelilikKitabı okudu
“Bütün bu dinlerde benim gördüğüm nedir? Akla ziyan gizemler, doğayı ihlal eden dogmalar, yalnızca akıldışılık ve tiksinti esinleyen grotesk seremoniler.”
Salatalık alan kapuçin memnuniyetle ilk dilimini mideye indiriyor ama arkadaşının üzüm aldığını görünce öfkeden çıldırıyor. Aniden değersizleşen salatalık dilimlerini fırlatıp atıyor ve deney bölmesini öyle hararetle sarsmaya başlıyor ki , bölmenin parçalanmasına ramak kalıyor. Altta yatan motivasyon, işsizliği ya da düşük ücretleri sokaklarda protesto eden insanların motivasyonlarından çok da farklı değil. Occupy Wall Street hareketi, bazıları üzümler içinde yuvarlanırken geri kalanların salatalığa talim etmesinden kaynaklanıyor. Başkası daha iyisini alıyor diye mis gibi yiyeceği reddetmek, Ültimatom Oyunu oynayan insanların performansına çok benziyor. Herhangi bir şey almanın hiçbir şey almamaktan daha iyi olduğunu düşünen iktisatçılar , bu tepkiyi "akıldışı" buluyor. Hiçbir maymun, normalde yiyeceği bir gıdayı reddetmemeli, hiçbir insan düşük de olsa bir teklifi reddetmemeli, onlara göre. Para paradır. Bu tepkiler akıldışıysa bu, türler ötesi bir akıldışılık. Bir şebek üzerinde bütün canlılığıyla gördüğümüz zaman, adalet duygumuzun, çok övündüğümüz akılcılığın ürünü-olmadığını, en temel duygulardan kaynak­ landığını anlıyoruz.
Reklam
Kant'ın etik üzerine görüşleri
Kant'ın iddiasına göre, kötü eylemde bulunmak, kişinin kendi aklıyla yaratılan düsturların çiğnenmesidir ya da tutarlı şekilde tümel yasalar olarak görülemeyecek düsturların yaratılmasıdır. Başka bir deyişle, kötülük akıl yasaların çiğnenmesinin neticesidir. Bu anlayıştan yola çıkarak ahlakdışılığın aslında bir tür akıldışılık olduğu kararına varabiliriz, çünkü akıl yasaları çiğnenmektedir. Kant'a göre akıl dışı hareket etmekle daha az akıllı insanlar haline geliriz, Böylece insanlığımızı zayıflatırız. Güzel yargımıza aykırı şeyler yapmaktan kendimizi alıkoynın tek yolu, akılcı davranmaktır.
"Akıl Çağı boyunca, şansın bayağı insanların boş inancı olduğu söylendi. Şans, boş inanç, bayağılık, akıldışılık, bunların hepsi aynı şeydi. Akılcı insan, gözlerini böyle şeylerden ayırabilir, kaosu sarsılmaz yasalarla örtebilirdi. Dünya gözümüze çoğu kez gelişigüzel görünebilirdi, ama bunun nedeni onun iç mekanizmasının kaçınılmaz işleyişini bilmiyor olmamızdı. Matematiğine şanslar öğretisi adı verilmiş olan olasılık ise, çok az şey bilen insanların kusurlu ama gerekli araçlarından ibaretti."
Sayfa 13 - Metis Yayınları, Çeviren: Mehmet Moralı
Obskürantizm kavramını bilir misiniz? Karanlıkçılık demektir. İnsanlığın büyük yıkımlarından sonra; bilgi gerçeklik önemini kaybeder. “İnanma” ihtiyacı ortaya dışa vurur. Bu dönemde dogmatizm, akıldışılık her alana sirayet eder; iradesi zayıf olanlar yaşarken çürür.
240 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı yaklaşık bir yıl önce okudum. Elime alıp okumaya başlamamdan birkaç saat sonra kitap bitmişti. Dil akıcı, anlatım sürükleyici ancak beni sürükleyen etken daha çok, olayın nereye varacağına olan merakımdı. Şimdi şöyle ki; başına gelen bir olay sonucu suspus olan ve ağlarken gözünden yaş yerine taşlar düşen bir kızımız var. Köyde bu haber yayılınca, herkesi bir merak alıyor. Meraklılar, evi resmen istila ediyor. Kimsenin umrunda değil kızın neden o halde olduğu, herkes o taşları görebilme derdinde. Bu durumdan çıkar sağlayıp, işi ticarete dökenler bile var. Anası babası kahroluyor tabii, ateş düştüğü yeri yakar misali. “İnsanlardaki seyir merakı, bu merakın doğurduğu acımasızlık, habire dönen karanlık bir çark, çarkın öğüttüğü insanlar, yarım kalmış sevdalar ve parçalanmış hikayeler...” diyor tanıtım yazısında. Evet, kitabı okurken çok net alıyorsunuz bu mesajları. Ama açıkça söylemek gerekirse, bana hitap etmedi değerli yazarımızın kendine has tarzı. Bana hitap etmedi demek, kötülemek anlamına gelmiyor, yanlış anlaşılmasın. Ancak; görünmeyeni bulmayı sevenler için, okuduğunda mantık aramayıp mesaja odaklananlar için, mistisizm ve akıldışılık tutkunları için BENİ KÖR KUYULARDA, aradıklarını tam olarak bulabilecekleri bir HAT edebiyatı romanı.
Beni Kör Kuyularda
Beni Kör KuyulardaHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 202010,2bin okunma
203 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.