Anılarımı sorarsanız, bugün bile, hâlâ, o kupkuru havada ekmeğin daha bir lezzeti, sigaranın içimininse tadına doyulmaz olduğunu söyleyebilirim.
Sayfa 198 - Yapı Kredi Yayınları 18. Baskı İstanbul 2015 (E-Kitap)Kitabı okudu
"Yine dalmışım. Bir ara kadının gözlerini yüzümde buldum. "
"Saatler insana her zaman güzel şeyleri anımsatıyor sevgilim. Şimdi de kalkmış kadrandaki sayılardan biri fena fena bakıyor yüzüme. Hangisi olduğunu iyice seçemiyorum ama. İçimin bir tuhaf olduğunu, başımın döndüğünü duyuyorum. Bir gün de, bir günün bir saatinde öleceksiniz."
Sabaha karşı olan ölümlere bütün ölümlerden beter üzülürüm. Daha bir dokunur bana. Demek derim, her şey gibi, bir ağaç, bir iskemle, bir bina, ne bileyim bir vapur, bir telgraf direği, daha ne aklınıza gelirse düşünün hepsini, her şey gibi o da savaşmış, gecenin karanlığı ile, yeni gelen günde, aydınlık içindeki yerini almak istemiş, ama gücü kesilmiş sabaha karşı. Yenilmiş.
𓆰 saat
“Hep uzaklaşır saat
Bir şeyden, bilsek, neden
Belki senden ve benden
Ya ondan ya da bundan
De ki bir başkasından
Elinden avucundan
Pek çok şeyden, her şeyden
Gider sanki öteden
Bir ses duymuşçasına!”
Sayfa 103 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Ah bu gerçekleşmemiş istekler, niyetler!
Ne zaman, nasıl tepeceği belli olmayan bir ukde gibi siner insanın içine, böyle yalnızlığın ortasında bocaladığı bir anda da varlığını duyuruverir.