Al sana üniversitelerimizdeki durumun özeti..
Gene de maaş aldıkları üniversitelerle, parti çizgisine bağlılık talep eden siyasi partilerle,kişiye bir yandan araştırma yapma özgürlüğü sağlarken belki de bir yandan da çok daha incelikli yollardan onun yargılama yetisini budayan ve eleştirel keskinliğini körelten "think tank"lerle girdiği ilişkiler yüzünden onlara minnettar ve bu yüzden de kısıtlanmış olmayan bağımsız, özerk entelektüel diye bir şey olup olmadığı ya da olup olmayabileceği sorusu hâlâ ortadadır. Debray'ın belirttiği gibi, bir entelektüelin çevresi, kendisine benzer entelektüellerden oluşan bir grubun ötesine genişlediği zaman -bir diğer deyişle, tartışma ve yargıda bulunma konusunda entelektüellere duyulan bağımlılığın yerini bir izleyici kitlesini ya da bir işvereni memnun etme kaygısı aldığı zaman- entelektüelin yaptığı işte, verdiği uğraşta bir şeyler, yürürlükten kalkmasa bile, kesinlikle ketlenmiş olur.
Sayfa 77 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu