Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Çekip gidene her şey mizâh, kalıp bekleyene her şey şiirdir...”
Çünkü aşkın biraz olsun geleceğe gereksinimi vardır ve bizler için kısa anlardan başka bir şey yoktu artık.
Reklam
Peki bu sevdiğinden ayrı düşmüş insanlar neye ben­ziyordu ?
Sayfa 184 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Herkes tekdüze duygular içindeydi.
Sayfa 182 - Can YayınlarıKitabı okuyor
O yüzü unuttuklarından değil, onun tenini yitirmiş­lerdi, onu artık içlerinde hissetmiyorlardı, bu da unut­mak anlamına geliyordu.
Sayfa 181 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Hastalar ailelerinden uzakta ölüyorlardı ve geceyi ölü başında bekleyerek geçirme geleneği onlara yasaklanmıştı; şöyle ki, akşam ölmüş bir kişi gece tek başına bırakılıyor, gündüz ölense hiç bekle­meden gündüz gömülüyordu. Tabii ki aileye haber verili­yordu, ama çoğunlukla, aile hastanın yanında yaşamışsa, karantina altında olduğundan evden çıkamıyordu. Aile ölenden ayrı yaşamışsa, ölü yıkanıp tabuta konduktan sonra, mezarlığa gidiş için belirtilen saatte orada bulu­nuyordu.
Sayfa 178 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
“Her zaman benden daha tutsak birisi vardır." tümcesi o sıralar olanaklı tek umudu özetliyordu.
Sayfa 170 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Öyle görünüyor ki insan her şeyi yapabilecek güç­te.
Sayfa 164 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Her şeye yeni baştan başlamak gerekecek.
Sayfa 162 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Gitmekten mutlu değilim ama yeniden başlamak için mutlu olmak gerek
Reklam
İnsan, alışkanlıklarını edindikten sonra günlerini kolay geçirir.
Can YayınlarıKitabı okuyor
Bir kenti tanımanın en bildik yollarından biri de insanların orada nasıl çalıştığına, orada birbirlerini sevdiğine ve nasıl öldüğüne bakmaktır.
Can YayınlarıKitabı okuyor
"Seni sevdim, ama artık yoruldum... Gitmekten mutlu değilim, ama yeniden başlamak için mutlu olmak gerek."
Sayfa 88 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Gerçekte o, düşünmeyle ve acıyla geçmiş uzun günlerin derinliğinden çıkıp kendini anlatıyordu; karşısındakine aktarmak istediği imge bekleyişin ve tutkunun ateşinde çok uzun süre pişmişti. Oysa öteki, tersine, alışılmış bir heyecan, çarşı pazarda satılan türden bir acı, sıradan bir melankoliyi aklına getiriyordu. İster iyilik ister düşmanlık taşısın, yanıt hep yanlış yönde oluyordu. Her zaman vazgeçmek zorunda kalınıyordu..
Sayfa 81 - Can YayınlarıKitabı okuyor
"Onun deneylerde kullanılmasını istemiyorum," demişti hastalardan birinin karısı. Deneylerde kullanılmayacaktı, ölecekti ve hepsi buydu..
Sayfa 68 - Can YayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.