GÖKYÜZÜ...
Ne kadar da büyük? Ne kadar da sonsuz? Ne kadar da ulaşılmaz? Ne kadar da mavi? Ne kadar da gözyaşı dolu saatlerce ağlayacak kadar? Ya küçük gökyüzü… Bir zamanlar benim olan küçük gökyüzüm. O da o kadar büyük müydü yoksa büyük olan benim yüreğim miydi? O da o kadar sonsuz muydu yoksa sonsuz olan benim aşkım mıydı? Gökyüzü küçük olunca ulaşması daha mı kolaydı yoksa beni ona ulaştıran benim sonu gelmez çabam mıydı? Ya gözyaşı? Hayır küçük gökyüzünde göz yaşı yoktu. O tüm gözyaşlarını benim döktüklerimden topladı ve doldurdup gitti gözyaşı kesesini. Aldı tüm gözyaşlarımı. Ardından ona dökecek yaş bile bırakmadı gözümde. Adının anlamı küçük göyüzüydü. Küçük olunca sonsuza dek benim olur sanmıştım. Zamanımız son bulduğunda farkına vardığım aslında ince bir ışık sızan daracık bir pencereydi o... @Kucuk_gokyuzum #Turna...
Günahseverlik...
Günahların gün geçtikçe estetize edildiği günlerden geçiyoruz… Günahseverliğin prim yaptığı günlere kaldık adeta… Önceleri gizlenilen, saklanılan, utanılan günahlar şimdilerde izhar ve ifşa ediliyor… Öyle ki gün geçtikçe günahlar toplumsallaşıyor, normalleşiyor ve yasallaşıyor… Günahla barışık olma pervasızlığı sınır tanımıyor… İster istemez
Reklam
Cambazın Biri, Eşeği Yularından Çekip Gelmiş Pazara.  Bir Başka Cambaz Yanaşmış: “Kaça Bu Eşek.?” “Bin Lira!” “Aldım Gitti, Ver Elini Helalleşelim.!” 〰️🔹 Birkaç Kişi Alıcının Kulağına Fısıldamış: “Yahu Görmüyor musun, Bu Eşek t Topal.  Onun İçin Ucuza Verdi.!” “O Eşek Topal Değil, Tırnağının arasına Taş Kaçmış.  Bu Nedenle Topal Sanıp Ucuza Elden
Tavuk, çayırda otlayan ineğe gitmiş: “Merhaba inek hanım!” İnek, tavuğun kendisine, merhaba demesini yadırgamış: “Hayrola?” “Size, ortaklık teklif etsem, ne dersiniz?” İnek, ne kadar inek olsa da, bir işi reddedecek kadar inek olmadığından, inekleşmemiş: “Söyle bakalım, ne iş bu?” “Sizinle sucuklu yumurta yapalım, insanlar sucuklu yumurtaya
Eylül Ayı Hikaye Etkinliği
İyi geceler, yaz bitti nihayet teoride. Eylül'le birlikte yeni başlangıçlar da aldı başını gitti, en yakın rakibi Ada'ya yaklaşık iki kat fark attı. Çoğunluk başlamak istiyor demek ki bir şeylere. O zaman Eylül etkinliğine başlayalım biz en azından, gerisi de sonra gelir umarım. Eylül ayı etkinliğinin konusu BAŞLANGIÇLAR. Hikayeler
Hâfız Şiraz-i
"Sâki, şarap getir. Sevgili yüzünden örtüyü kaldırdı. Halvettekilerin çerağı yeniden yalımlandı.. O başı alınmış mum tekrar yüzünü aydınlattı. Şu gün görmüş, yaş yaşamış ihtiyar, yeniden gençleşti... Aşk, bir işveye başladı ki müftü bile yoldan çıktı. Sevgili bir lütufda bulundu ki düşman bile artık sevgili elden gitti diye çekinmeye başladı... Aman o gönül aldatan tatlı sözlerden. Sanki ağzın, sözü, şekere bandırdı... Tanrı bir İsa nefesli kişi gönderdi de gönlümüzü mecruh eden gam yükünü aldı, Bizi kurtardı... Aya, güne güzellik satan ve huriye benzeyen, her güzel, Sen gelince başka bir işin peşine düştü, Güzellik satmaktan vazgeçti... Yedi gök, aşk hikâyesinin sedasıyla dolu, Öyle olduğu halde kısa görüşlü, Bu husustaki sözü kısa kesti, Aşka ehemmiyet vermedi!.. Hâfız...! Sen bu duayı kimden öğrendin ki, Baht bile şiirini muska yaptı, Altınla kapladı..." Hâfız Şiraz-i youtu.be/hWKMfKztstA Kadir DALGIN Abimizin Sesiyle lütfen Dinleyin....! "Baht Bile Hâfız’ın Şiirine Muhtaç, Kim Vefa Umar, Mucize Bekler Bu Faydasız Kaderden...."
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.