Ben, George Orwell'in şöhretine bu kitaptan sonra da anlam veremedim.. Daha önce okuduğum iki kitabından sonra da bunu düşünmüştüm, hatta bu kitaplardan biri de en ünlü kitabı.. Şimdi sırada diğer çok ünlü kitabı var, yaşadığım hayal kırıklıklarına rağmen onu da okuyacağım..
Bilmiyorum, belki de çevirmen kaynaklı yaşadığım bir talihsizlikte olabilir diye düşünüyorum bir yandan da..
Çok duygusuz bir anlatım, edebi tek bir cümle bulamadım kitapta, alıntılayabileceğim tek bir çarpıcı cümleye rastlamadım.. Kısa notlar alınmış gibi, alelâde yazılmış sıradan cümleler..
Paris ve Londra'daki sefil hayatlardan bahsediliyor.. Lüks otellerin, restorantların göz önünde olmayan, mutfak gibi, bulaşıkhane gibi kısımlarını ve o kesimin insanlarının sefaletini anlatıyor..
Sokak dilencilerinin, evsiz insanların hayatlarını anlatıyor..
İlgi çekici konuların, çok tatsız, tuzsuz anlatımla hiç edilmesine şahit oluyoruz..
Kitabı zor bitirdim ve sonunda kendime şunu sordum; "ben bu bilgileri niye öğrendim ki?" O kadar gereksiz aktarımlar yapılmış, duygu yok, psikoloji yok, edebiyat yok, felsefe yok, derinlik yok..
Sadece şunu not ettim; "Lüks ve pahalı otellerden, restorantlardan uzak dur, oraların yemeklerinden asla yeme!"