Alemin bir nizamı var. Atın önüne et, itin önüne ot konulmaz. Bu "Hududullah"tır. Dünya güzeldir, insana düşen bu güzelliği bozmamak, daha da güzelleştirmektir.
Zerdüştlüğe göre AHURA MAZDA , alemin tanrısıdır. Alemin gayesi; yalanın, kötülüğün hakikat tarafından yenilmesidir. Alemdeki maddi ve manevi nizamı yaratan, tabiat kanunlarını koyan Ahura Mazda’dır.
Reklam
Mutsuz Çocuk
"Bilge demkeşin anlattığına göre, fi tarihinde çok uzak bir ülkenin padişahına gelen kahinler ona ülkesinin büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu söylemişlerdi. Söz konusu tehlike ise, bir yıl sonra doğacak olan ve kurduğu düşlerin hepsi bir anda gerçeğe dönüşüverecek bir çocuktan ibaretti. Öyle ki, çocuk eğer başkentteki bütün evlerin altın olduğunu düşünürse, evler gerçekten o anda altın oluverecekti. Bununla birlikte eğer padişahın fakir olduğunu düşünecek olursa, sarayları, köşkleri, atlasları ve altınları o anda hiçliğe karışacak olan padişah parasız pulsuz biri olacaktı. Çocuğu doğar doğmaz öldürmek de olmazdı, çünkü kader artık bir kez bağlanmıştı. O hiçbir şey düşünmeyecek olursa, düşünülmedikleri için artık ne dünya ne de kendileri varolabilirlerdi. Bunları işitir işitmez dehşet içinde kalan padişahın emriyle söz konusu çocuk aranıp bulunmuş ve kırk bir ilmin üstadı olan doksan dokuz alim, gerçek olan ne varsa ona öğretmeye başlamıştı, öyle ki, çocuk bu sayede sadece gerçek olanları düşünecek ve böylece alemin nizamı aksamayacaktı. Fakat düş kurması yasaklandığı için sonunda bu çocuk mutsuz olmuştu. Onunla birlikte ülkenin de mutsuz olduğunu gören en yaşlı bilgin, günlerce düşündükten sonra nihayet bir çözüme ulaşmış ve çocuğa, düş kurmasının yasak olduğunu, ama insanların düş kurduğunu düşlemesinde herhangi bir sakınca olmayacağını söyleyerek ona izin vermişti. İhtiyar demkeş, Ademoğlu’nun gördüğü her rüyanın, kurduğu her düşün işte bu mutsuz çocuğun bir eseri olduğunu söyleyip hikayesini bitirdi."
Sayfa 191Kitabı okudu
-Canım, derdim, hangi inkılap getireceği medeniyeti ve nizamı kansız doğurur? Bu olaylar yeni bir alemin doğum ağrıları. Bu dökülen kanlar, belki de eski birtakım günahların ödenmesi...
Sayfa 158Kitabı okudu
Türkler, İslâm ile tarihte beyaz bir sayfa açtılar Bu, en müşahhas Fâtih Sultan Mehmed’ ın şahsında nizâmı âlem anlayışının iktisadîden siyasîye dönüşmesinde görülür. Nizâm-ı âlemin iktisadî-adalet mertebesi, ülke halkının refahının temini (terfih-i 'ıbâdillah: Allah’ın kullarının refaha kavuşturulması), siyasî-fazilet mertebesi,
Benim nazarımda aşktan daha değerli bir şey yoktur, hayatta oldukça ondan başka bir meşguliyet istemem. Eğer alemin mayasında aşk olmasaydı, devranda kim hayat bulabilirdi? Aşksız olan bir insan donmustur, onun yuz canı da olsa aşki olmadıkça ölüdür....Nizami
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
134 öğeden 111 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.