Bir anda taşma noktama, açık açık konuşarak içimi rahatlatmamın kesinlikle zaruri olduğu yoksa ikimizin üzerindeki etkisinin çok daha beter olacak histerik bir ölçüsüzlükle kendimi ele vereceğim o noktaya ulaştım.
Vaziyet, ikimizin de haiz olamadığı bir cesaret ve mantıki soğukkanlılık gerektiriyordu ve ömrümde hiç içimde var olan iki kişinin bu kadar açıkça bilincinde olmamıştım. Biri her şeyi açıklıyor, diğerininse böyle aptalca açıklamalara gülüyor olmasına karşın ödü kopuyordu.
İkimizin de yapmacık kahkahalara boğulmasının sebebi, yaşadığımız ruhi baskının gerginliğiydi. Bu kahkahalar, baskılanmış kuvvetlerin rahata erme çabası, geçici bir emniyet subabıydı, ve ikimizin kahkahası da ansızın kesildi.
Yapabileceğin en iyi şey, sessiz kalıp zihnine elinden geldiğince dört elle sarılmak. Beyhude kendini kandırma çabaları, onunla yüzleşmeye mecbur kaldığında gerçeği daha zor karşılamandan başka bir şeye yaramaz.
Zihnimin bu denli tehlikeli tahayyüllere o kadar açık olduğunun bilincinde olmak, beraberinde saldırının fiziksel bedenlerimize değil, zihinlerimize yapılacağı ve yapılmak üzere olduğu korkusunu getirmişti.
Rüzgar, söğütlerin ruhudur âdeta. Sessizliği o bozar, gerekirse sükûtu yine o sağlar. Dehşetin kalbinde eser bu rüzgar, başlangıçta o vardır ve ancak o dindiğinde korku da dinecektir.
Bazen sadece rüzgardır söğütleri kıpırdatan, bazen bildiğimiz dünyanın ötesinde bir bilinmeyendir.
Tuna Nehri üzerinde yolculuk eden karakterlerimiz suyun yükselmesinden ve şiddetli rüzgardan dolayı, söğütlerle dolu bataklıktaki bir adaya sığınmak zorunda kalırlar. Karanlık çöktükçe söğütler konuşmaya, içinde saklanan mistik yaratıklar ortaya çıkmaya başlar. Ancak bunlar sadece bir göz yanılsaması, gölge midir yoksa gerçekten yaşanan olaylar mıdır? Yazar bunu bize dolaylı yollardan gösteriyor ve nasıl bir sonuca ulaşılacağını bizlere bırakmış.
Tabi bu güzel çevirisinden dolayı 
Kerem Sevinçli teşekkürü hak ediyor. Hikaye okuma zevki bozulmadan, geriliminden bir şey kaybetmeden son hız devam ediyor..
Bu, uzaklara koşarak kalabileceğimiz fiziksel bir mesele değil.
İthaki YayınlarıKitabı okudu
