Her biri kendi alanında uzman pek çok otorite hayatımıza şekil vermeye çalışıyor. Herhalde Ortaçağ'daki kilise rayipleri bile insanların hayatını bu kadar karışmıyorlardı...
Çocukların karar verme becerisinin gelişmesinden en çok mutlu olanların başında popüler kültür endüstrisi, patronlar ve iş adamları geliyor olsa gerek.
Reklam
Savaş zamanında hakikat, daima bir grup yalanlar muhafızının refakat etmesi gereken çok kıymetli bir mücevher gibidir.
Sayfa 27 - Winston ChurchillKitabı okuyor
Hiç bir kimseyi 'Seni kandırmak istiyorum' diyerek kandıramazsınız...
Kuşkusuz çevremizde yalancıların olduğunu bilmek, yalanı fark edebileceğimiz anlamına gelmiyor...
Hepimiz demokrasi denilerek diktatörlerin tahkim edildiği, barış denilerek savaşların çıkarıldığı, özgürlük denilerek tutsaklıkların ve bağımlılıkların var edildiği, sağlık denilerek hastalıklarının üretildiği, eğitim denilerek cehaletin yaygınlaştırıldığı bir dünyayı gözlemliyoruz...
Reklam
"" Bir şeyin gerçek olması pek o kadar önemli değildir, fakat gerçek olarak algılanması çok önemlidir... ""
Sayfa 11 - Henry KissingerKitabı okuyor
Platon' un Phaedrus adlı yapıtından etkileyici bir hikâye anlatılmaktadır. Hikâyeye göre Kral Thamus, sayılar, hesaplama, geometri, astronomi ve yazı dâhil pek çok şeyin mucidi olan Tanrı Theuth'u kabul eder. Theuth Kral Thamus'a bütün buluşlarını sergiler. Theuth bu buluşların faydalarından bahseder ve bütün Mısır'da bilinmesi
Eğer aldığımız kararlar üzerinde duygularımız etkiliyse, adaletsiz bir dünyanın devam etmesinde bizim de önemli bir payımız var demektir. Bu gerçeğin farkında olan algı yönetmenleri bizim aklımıza değil duygularımıza hitap etmenin daha akıllıca olacağına karar vermişlerdir.
Reklam
Uzmanlar sadece uzmanı oldukları o çok küçük parçanın dışındaki diğer parçalar hakkında ya hiç bilgi sahibi değiller, ya da yetersiz bir bilgileri var. Hayatı ve olanları anlamak için bu küçük bilgi parçacıklarını birleştirip bütünü görmeye çalışmak gerekiyor. Aksi takdirde, algı yönetmenleri ve manipülatörlerin kurbanı olmaktan kurtulmamız mümkün değildir.
Eğer silah üretiyorsanız, savaşa ihtiyacınız vardır; ilaç üretiyorsanız hastalığa. Eğer bilgi üretiyorsanız da cehalete.
Algı yönetimi ve manipülasyon teknikleri doğası gereği yapana fayda/kâr sağlarken, maruz kalanı zarara uğratmaktadır. Günümüzde hemen her şeyin alınıp satılabilen bir metaya dönüştürüldüğünü düşündüğümüzde, bize satılan şeylerin tahmin ettiğimizden daha fazla olduğunu fark edebiliriz.
Özgürlük bir tanıma göre seçebilmek demektir. Neredeyse sınırsız bir seçme özgürlüğüne sahip olduğumuz özgür bir dünyada Özgürlük, algı yönetimi ve manipülasyonun temel bir kavramıdır.
Churchill'den şu sözü aktarıyor: Savaş zamanında hakikat, daima bir grup yalanlar muhafızının refakat etmesi gereken çok kıymetli bir mücevher gibidir.
Resim